Klimik Bülteni - Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Yayın Organıdır
<
29
Temmuz
2025
>

ESKİ SAYILAR

BÜLTEN ÜYELİĞİ

Ölçme ve Değerlendirme Kursu (Çevrim İçi, 3 Ağustos 2025)

Uzmanlık eğitimi döneminde asistan gelişimini izlemek için yapılan Asistan Gelişim Sınavı ve uzmanlık sonrası yapılan Yeterlik Sınavlarında soru hazırlama ve sınav sonrası ölçme ve değerlendirme süreçleri çok önemlidir. Bu süreçlerde görev alan eğiticilerin bilgi ve tecrübelerini artırmak ve sınav kalitesini yükseltmek amaçlarıyla Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (KLİMİK) Derneği, İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Eğitim Yeterlik Kurulu (İHKMEYK) tarafından Ölçme ve Değerlendirme Kursu düzenlenmiştir. Kurs 3 Ağustos 2025 tarihinde çevrim içi olarak yapılacaktır.

İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı olan ve tercihen asistan eğitiminde aktif görev alan hekimlerimizi kursa katılmaya davet ediyoruz.

Saygılarımızla.

İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Eğitim ve Yeterlik Kurulu (İHKMEYK)

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız

II. Viral İnfeksiyonlar ve Bağışıklama Simpozyumu (18-20 Eylül 2025, Ankara)

Derneğimiz tarafından düzenlenen “2. Viral İnfeksiyonlar ve Bağışıklama Simpozyumu”, 18-20 Eylül 2025 tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirilecektir. Geçtiğimiz yıl ilkini başarıyla tamamladığımız bu bilimsel etkinliğin, bu yıl da güncel ve kapsamlı içeriğiyle ülkemiz infeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji camiasına önemli katkılar sunacağına inanıyoruz.

Viral infeksiyonlara dair bilgi alışverişinin, ortak akıl üretiminin ve mesleki dayanışmanın ön planda olacağı bu simpozyumda sizleri aramızda görmekten büyük onur ve mutluluk duyacağız.

KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız

KLİMİK Video: Dünya Hepatit Günü

KLİMİK Viral Hepatit Çalışma Grubu Başkanı Sayın Prof. Dr. Süda Tekin, 28 Temmuz Dünya Hepatit Günü dolayısıyla viral hepatitlerin dünya genelindeki öneminden ve bu yılın teması olan ”Haydi adım adım hepatiti çözelim” ile nelerin hedeflendiğinden bahsediyor.

Video İçin Tıklayınız

Dublin’den Notlar: ESCMID Yaz Okulu Deneyimi

Bu hafta konuğumuz Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği’nden Uz. Dr. Eda Alp. Kendisiyle birlikte 29 Haziran-4 Temmuz tarihleri arasında İrlanda’nın Dublin şehrinde gerçekleşen ESCMID Summer School 2025 programına katıldık. Bu yayında, yaz okulu süresince edindiğimiz akademik ve sosyal deneyimleri, farklı ülkelerden gelen meslektaşlarımızla olan etkileşimleri ve Avrupa’daki infeksiyon eğitimiyle ülkemizdeki sistem arasındaki farklılıkları konuşacağız.

Podcast Yayınımızı Dinlemek İçin Tıklayınız

Amerikan Toraks Derneği — Toplum Kaynaklı Pnömoninin Tanı ve Tedavi Kılavuzu

Bu kılavuzda 2019 yılında ATS ve IDSA ortaklığıyla oluşturulan kılavuza ek olarak toplum kaynaklı pnömoni (TKP) tanısı alan yetişkin hastaların tanı ve tedavisiyle ilgili dört temel soruya ilişkin öneriler güncellenmiş. TKP tanısı için akciğer ultrasonografisi kullanımı, solunum virusu testi pozitif saptanan hastalarda ampirik antibakteriyel tedavi tercihi, antibiyotik tedavi süresi ve sistemik kortikosteroid kullanımı güncel kılavuzda yeniden ele alınan konular olarak vurgulanmış.

Güncel kılavuzda;
1. TKP şüphesi olan yetişkinlerde uygun klinik uzmanlığın bulunduğu merkezlerde akciğer ultrasonografisinin akciğer grafisine alternatif bir tanı aracı olarak kullanımı önerilmiş.

2. Klinik ve görüntüleme bulguları TKP ile uyumlu olan ve solunum virusu testi pozitif çıkan hastalar;
• Ayaktan tedavi ediliyor ise; komorbidite eşlik etmiyorsa ampirik antibiyoterapi başlanması önerilmezken, komorbidite varlığında bakteriyel koinfeksiyon endişesi nedeniyle ampirik antibiyoterapi başlanması önerilmiş.
• Yatırılarak tedavi ediliyor ise; pnömoni şiddeti ne olursa olsun bakteriyel koinfeksiyon endişesi nedeniyle ampirik antibiyoterapi başlanması önerilmiş.

3. Klinik stabiliteye ulaşan TKP tanılı;
• Ayaktan tedavi hastaları için <5 gün süreli antibiyotik (minimum 3 gün süre) önerilmiş.
• Yatan hastalar için şiddetli olmayan TKP’de <5 gün süreli antibiyotik (minimum 3 gün süre) önerilirken, şiddetli TKP’de ≥5 gün süreli antibiyotik önerilmiş.

4. Yatan hastalarda sistemik kortikosteroidlerin şiddetli olmayan TKP’de kullanımı önerilmezken, şiddetli TKP’de kullanımı önerilmiş.

Jones BE, Ramirez JA, Oren E, et al. Diagnosis and management of community-acquired pneumonia. An official American Thoracic Society clinical practice guideline. Am J Respir Crit Care Med. 18 Temmuz 2025.

Makale İçin Tıklayınız

HIV ile Yaşayan Kişilerin Yaşam Kalitesi Üzerine Literatürün Bibliyometrik Haritalandırılması

Son yıllarda yüksek etkili antiretroviral tedavilerin (ART’lerin) yaygınlaşmasıyla birlikte, HIV infeksiyonu yönetilebilir kronik bir hastalık haline gelmiştir. Bu durum, HIV ile yaşayan kişilerin yaşam kalitesine yönelik ilgiyi artırmıştır. Bu çalışmada HIV ile yaşayan kişilerin yaşam kalitesiyle ilgili araştırmalarda öne çıkan yeni konuların ve araştırmacılar arasındaki iş birliklerinin incelenmesi amaçlanmış.

1992–2025 yılları arasında Web of Science Core Collection veritabanında yer alan yayınlar taranmış ve toplam 6163 yayın değerlendirmeye alınmış. Son 33 yılda yıllık yayın sayısında genel bir artış gözlenmiş. En fazla yayın yapan ülke olan ABD (n=2432), aynı zamanda en güçlü iş birliği ağına da sahipmiş (Toplam Bağlantı Gücü, TLS=1798). Kaliforniya Üniversitesi San Francisco Kampüsü en etkili kurum olarak öne çıkarken, PLOS ONE en fazla yayına ev sahipliği yapan dergi olmuş. Wu AW, sektörel iş birliklerinde merkezi araştırmacı olarak tanımlanmış. Anahtar kelime birlikteliği ve ortak atıf analizlerinin birleşimiyle yapılan bu çalışmada ART uyumu, depresyon ve anksiyete gibi klinik konuların hâlâ ön planda olduğu; buna karşın damgalanma, sağlık hizmetlerine erişim ve yaşa bağlı sorunların ise son dönemde hızla önem kazanan yeni alanlar olarak öne çıktığı belirlenmiş.

Bu bibliyometrik analizin, klinisyenlerin, araştırmacıların ve politikacıların gelecekte öncelik verilmesi gereken alanları belirlemesine yardımcı olabileceği ve kapsamlı, hasta odaklı stratejilerin geliştirilmesine katkı sağlayabileceği belirtilmiş. Ayrıca, HIV ile yaşayan kişiler için uygun müdahale kaynaklarının sağlanması ve bu kişilerin psikososyal ihtiyaçlarının daha iyi anlaşılmasının yaşam kalitelerinin artırılmasında önemli rol oynayacağı vurgulanmış.

Huang C, Sun Y, Chen M, Zhang L, Liu W. A bibliometric mapping study of the literature on the quality of life of people living with HIV. AIDS Res Ther. 2025; 22: 69.

Makale İçin Tıklayınız

Toplum Kaynaklı Komplike İntraabdominal İnfeksiyonlarda Etiyolojik Etkenler ve Direnç Oranları: Yerel Olarak Neredeyiz?

Ankara Üniversitesi Hastanesi’nde 2018–2023 yılları arasında toplum kökenli komplike intraabdominal infeksiyon (TK-kİAİ) nedeniyle ameliyat edilen hastalar retrospektif olarak incelenmiş. Çalışmada, yerel mikrobiyolojik dağılım ve direnç profilleri değerlendirilerek ampirik antibiyotik tedavilerine ışık tutulması amaçlanmış.

Elde edilen bulgulara göre, kültür alınabilen olguların yaklaşık üçte ikisinde etken izole edilebilmiş. En sık patojenin E. coli (%46.4) olduğu gözlenmiş ve Gram-negatif izolatların %30.4’ünde ESBL üretimi tespit edilmiş. İnfeksiyon kaynakları arasında en sık kolesistit, apandisit ve kolon perforasyonu bildirilmiş. Ampirik tedavide yaygın olarak kullanılan piperasilin-tazobaktam ve teikoplaninin pozitif prediktif değerlerinin düşük olduğu saptanmış; bu durum ampirik tedavi stratejilerinin gözden geçirilmesi gerektiğine işaret etmiş. Ayrıca, hastaların yalnızca %63.7’sinden ameliyat sırasında kültür alınabilmiş; bu bulgu, deeskalasyon (olguların %33.3’ünde) ve eskalasyon (%42.9’unda) uygulamalarının yönlendirilmesinde kültürlerin belirleyici rol oynadığını göstermiş. Sonuç olarak, TK-kİAİ’lerde etken patojen ve direnç profiline dair bu çalışma, ampirik tedaviye yaklaşımda yerel verilerin önemini bir kez daha ortaya koymuş.

Ozturk E, Akdemir I, Ontas E, et al. The aetiologic agents and resistance rates in community-acquired complicated intra-abdominal infections: where are we locally? Diagn Microbiol Infect Dis. 2025;117023.

Makale İçin Tıklayınız

Sıtmayı Kontrol Altına Almak İçin İvermektin — Kümelenmiş Randomize Çalışma

Makalede sıtmanın kontrolü ve ortadan kaldırılmasının, vektörlerin insektisit direncinin ve davranışsal adaptasyonunun yayılması nedeniyle tehdit altında olduğu vurgulanmış. Tedavi edilen kişilerden beslenen sivrisinekleri de öldüren geniş spektrumlu bir antiparaziter ilaç olan ivermektinin toplu olarak uygulanmasının sıtma bulaşmasını azaltıp azaltamayacağı araştırılmış.

Kenya’nın kıyı kesiminde, sıtmanın oldukça endemik olduğu ve insektisit uygulanmış cibinliklerin kullanımının ve kapsamının yüksek olduğu Kwale ilçesinde kümelenmiş randomize bir çalışma yürütülmüş. Hane halkı kümeleri, “kısa yağmurlar” mevsiminin başlangıcında, üç ay boyunca ayda bir kez ivermektin (400 μg/kg) veya albendazol (400 mg, aktif kontrol) verilmek üzere 1:1 oranında rastgele olarak iki gruba atanmış. Beş ila 15 yaş arasındaki çocuklar ilk tedavi turundan sonraki altı ay boyunca her ay sıtma için test edilmiş. Birincil sonlanım noktaları; sıtma infeksiyonunun kümülatif insidansı (5-15 yaş arasındaki çocuklar arasında) ve istenmeyen olaylarmış (uygun tüm katılımcılar arasında).

Toplam 28 932 uygun katılımcıyı içeren 84 küme randomizasyona tabi tutulmuş. İlk tedavi turundan altı ay sonra, sıtma infeksiyonu insidansının ivermektin grubunda risk altındaki çocuk yılı başına 2.20 ve albendazol grubunda risk altındaki çocuk yılı başına 2.66 olduğu gösterilmiş; düzeltilmiş insidans oranı (ivermektin ve albendazol) 0.74 [%95 güven aralığı (GA)=0.58-0.95, p = 0.02] bulunmuş. Ciddi istenmeyen olayların 100 tedavi başına insidansı gruplar arasında önemli farklılık göstermemiş (insidans oranı, 0.63; %95 GA=0.21-1.91). Cibinlik kullanımının yaygın olduğu bir bölgede yaşayan 5-15 yaş arası çocuklarda, üç ay boyunca ayda bir kez uygulanan ivermektin, albendazol ile karşılaştırıldığında %26 daha düşük sıtma insidansına yol açmış ve herhangi bir güvenlik endişesi tespit edilmemiş.

Chaccour C, Maia M, Kariuki M, et al. Ivermectin to Control Malaria – A Cluster-Randomized Trial. N Engl J Med. 2025; 393 (4): 362-75.

Makale İçin Tıklayınız

Ventrikülit: Klinik Özellikler, Sonuçlar ve Cihaz Yönetim Uygulamaları Üzerine Retrospektif Bir Kohort Çalışması

Ventrikülit, genellikle intraventriküler cihaz kullanımı veya beyin cerrahisi işlemleri sonrasında gelişen, yüksek morbidite ve mortaliteye sahip ciddi bir merkezi sinir sistemi infeksiyonudur. Tanı kriterleri hâlâ tartışmalıdır ve tedavi stratejileri için standard bir yaklaşım bulunmamaktadır.

Bu retrospektif kohort çalışmasında, 2014-2022 yılları arasında üçüncü basamak bir sağlık merkezindeki ventrikülit vakalarının klinik özellikleri, mikrobiyolojik profilleri, tedavi stratejileri ve klinik sonuçları değerlendirilmiş. Ek olarak, intraventriküler cihaz yönetim protokolü uygulamasının güncellenmesinden önceki ve sonraki dönemlerdeki sonuçlar karşılaştırılmış.

Çalışma süresince toplam 403 beyin omurilik sıvısı kültüründe pozitiflik saptanmış, bunlardan 87’si klinik ve mikrobiyolojik açıdan ventrikülit tanı kriterlerini karşılamış. Sağlık hizmetiyle ilişkili vakalar çoğunluktaymış (%83.9); en sık risk faktörleri beyin cerrahisi girişimleri (%82.8) ve eksternal ventriküler dren kullanımı (%62.1) imiş. En yaygın patojenler koagülaz-negatif stafilokoklar (%48.3), özellikle Staphylococcus epidermidis (37.9) iken, en sık görülen semptomlar ateş (%64.4) ve bilinç değişikliği (%45.9) olarak bulunmuş. İnfeksiyona atfedilen mortalite %33.3 iken, bu oran bir yıl içinde %39.1’e ulaşmış. Güncellenmiş protokolün uygulanması, çalışma dönemleri arasında mortalitenin azalmasına katkı sağlamış [RR 0.45 (0.32–0.78), p=0.003]. Hastaların %67.3’ü nörolojik sekelle iyileşmiş. Tanı anında BOS protein düzeyinin ≥1 mg/ml olması ve hastalık sürecinde Glasgow Koma Skalası (GKS) skorunun ≤8 olması mortaliteyi öngören risk faktörleri olarak değerlendirilmiş.

Çalışma sonucunda ventrikülitin, tanı ve tedavi açısından ciddi zorluklar barındıran karmaşık ve hayatı tehdit eden bir durum olduğu belirtilmiş. Bulguların standardize edilmiş intraventriküler cihaz yönetim protokollerinin sonuçları iyileştirebileceğini düşündürmesine rağmen bu konuda daha fazla değerlendirme gerektiği vurgulanmış.

Díez-Vidal A, Fernández-Hinojal F, Marcelo-Calvo C, et al. Ventriculitis: a retrospective cohort study of clinical features, outcomes, and device management practices. Open Forum Infect Dis. 2025; ofaf424.

Makale İçin Tıklayınız

ESCMID’DEN HABERLER

ESCMID Global 2025: En Yüksek Puan Alan Bildiriler Yayında (Çevrim İçi Erişim)

ESCMID Global 2025’te en yüksek puanı alan bildiriler, ESCMID Media platformunda izlemeye açıldı.
Bağlantı İçin Tıklayınız
 

Endokardit ve Endovasküler İnfeksiyonlar Güncellemesi (6–8 Kasım 2025, Milano, İtalya)
ESCMID Foundation for Education tarafından düzenlenecek bu toplantıya katılım için burs başvuruları 14 Eylül’e kadar kabul ediliyor.
Bağlantı İçin Tıklayınız
 

CMI Editoryal Stajyer Programına Son Başvuru 1 Eylül 2025
ESCMID’in dergisi Clinical Microbiology and Infection (CMI), editoryal ekipte görev alacak stajyerlerini arıyor. Bu program, erken kariyer dönemindeki araştırmacıların yayıncılık ve bilimsel raporlama konusunda yetişmesini amaçlıyor.
Bağlantı İçin Tıklayınız

Meşrutiyet Mah. Rumeli Cad.
İpek Apt. No. 70 D. 7
(Rumeli Eczanesi üstü),
34363 Şişli, İstanbul
Tel. ve Faks: (0212) 219 54 82
E-posta: klimik@klimik.org.tr