Klimik Bülteni - Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Yayın Organıdır
<
4
Şubat
2025
>

ESKİ SAYILAR

BÜLTEN ÜYELİĞİ

Erişkinlerde Üst Solunum Yolu İnfeksiyonları

Bu yayınımız GSK ilaç firması tarafından desteklenmektedir. Kendilerine yayınımıza destek oldukları teşekkür ediyoruz. Yayınımızın konuğu ise Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden Doç. Dr. Güle Çınar. Erişkin hastalarda görülen rinosinüzit, otitis media, tonsillofarenjit gibi üst solunum yolu infeksiyonlarının konuşulduğu bu yayınımıza katkılarından dolayı hocamıza teşekkür ediyor ve sizlere de iyi dinlemeler diliyoruz.

Podcast Yayınımızı Dinlemek İçin Tıklayınız

XXV. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kongresi (KLİMİK 2025) (24-27 Nisan 2025, Antalya)

Sizleri, 24-27 Nisan 2025 tarihleri arasında Antalya’da düzenleyeceğimiz XXV. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kongresi (KLİMİK 2025)’ne davet etmekten çok büyük mutluluk ve onur duyuyoruz.

Tüm üyelerimizi hem bilimsel hem de sosyal açıdan doyuracak bir kongre programı hazırlıyoruz. Programın hazırlanmasında derneğimizin çalışma gruplarının her zamanki katkılarının yanı sıra, alanlarında tecrübeli hocalarımız ve genç uzman ve asistan arkadaşlarımızın da katkılarını çok önemsiyor ve bekliyoruz. Önerilerinizle zenginleşecek kongremizi, hep birlikte bilimin ışığında aydınlanmak ve dayanışmamızı artırmak üzere büyük bir heyecanla bekliyoruz.

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız

TÜBİTAK’ın 2224-B Yurt İçi Bilimsel Etkinliklere Katılımı Destekleme Programı Duyurusu

2224-B Yurt İçi Bilimsel Etkinliklere Katılımı Destekleme Programı 2025 yılı 1. dönem çağrısı başvuruya açılmıştır. Başvurular, 14 Şubat 2025 saat 17.30’a kadar BİDEB Başvuru ve İzleme Sistemi üzerinden alınacaktır.

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız

Bir Pediatri Kliniğine Aşısız Bir Çocuğun Kabul Kararı

Ebeveynleri 18 aylık kızlarının bakımını ve takibini sizin kliniğinize transfer etmeyi planlamaktadır. Bebeğin önceden takip edildiği birinci basamak sağlık merkezinden gelen dosyasını incelediğinizde çocuğun boyu ve kilosu dahil olmak üzere gelişim eğrisinin uygun şekilde ilerlediği görülmektedir. Bebek evde her iki ebeveyniyle birlikte yaşamakta ve bakımı çoğunlukla annesi tarafından sağlanmaktadır.

Ancak çocuğun aşı kayıtlarında eksiklikler fark edersiniz. Ebeveynler aşılar konusunda genel endişeleri olduğunu ve kızları için alternatif bir aşı takvimi izlediklerini açıklarlar. Bu takvim iki doz hepatit B aşısı, iki doz difteri, tetanoz ve aselüler boğmaca (DTaP) aşısı ile iki doz Haemophilus influenzae tip b (Hib) aşısından oluşmaktadır. Çocuk Streptococcus pneumoniae, çocuk felci, grip ve COVID-19’a karşı aşılanmamıştır. Ebeveynler kızlarının kızamık, kabakulak ve kızamıkçık (KKK) aşısı olmasına kesinlikle karşıdır; çünkü bu aşının otizmle ilişkili olabileceğine dair duyumlar almışlardır. İkinci çocukları için de benzer bir aşı takvimi izlemeyi

planlamaktadırlar.
Ebeveynlerin çocukları adına tıbbi kararlar alma hakkına saygı duyarsınız. Ancak, kızamık hastalığına yakalanma riskini ve kızamığa maruz kalma durumunda doğacak kardeşiyle birlikte henüz KKK aşısı için uygun yaşta olmayan diğer bebekler üzerindeki halk sağlığı risklerini ve olası hukuki sorumlulukları da göz önünde bulundurursunuz. Bu iki durumu değerlendirirken, hastayı kliniğinize kabul edip etmeyeceğinize karar vermeniz gerekmektedir.

Aşağıdaki yaklaşımlardan hangisini tercih edersiniz?
1. KKK aşısını zorunlu tutmadan hastayı kabul etmek
2. Hastayı KKK aşısı yapılmadıkça kabul etmemek
Editörler tarafından atanan uzman görüşlerine ve konu hakkındaki bilginize dayanarak hangi yaklaşımı tercih edersiniz?

Cheung A, O’Leary ST, Temte JL. Deciding whether to accept an unvaccinated child into a pediatric practice. N Engl J Med. 2025; 392 (5): 510-2.

Makale İçin Tıklayınız

Hematolojik Hastalarda Febril Nötropeninin Tedavisinde β-laktam Antibiyotiklerin Uzun Süreli İnfüzyonunun Etkinliği (BEATLE): Randomize, Çok Merkezli, Açık Etiketli, Klinik Üstünlük Çalışması

Febril nötropenik hastalarda β-laktam antibiyotiklerin uzatılmış infüzyonlarının klinik sonuçlar üzerine etkisi belirsizdir. Bu çalışmada, febril nötropeni tedavisinde β-laktam antibiyotiklerin uzatılmış infüzyonla ve aralıklı infüzyonla kullanımının etkinliği karşılaştırılmış.

Randomize, açık etiketli, klinik üstünlük çalışmasına İspanya’daki dört farklı merkezde takip edilen febril nötropenik hastalar dahil edilmiş. Hematopoietik kök hücre nakli geçiren veya akut lösemi nedeniyle kemoterapi alan ve febril nötropeni için ampirik olarak β-laktam tedavisi başlanan hastalar uzatılmış infüzyonlu (doz aralığının yarısı) ve aralıklı infüzyonlu (30 dk) olmak üzere (1:1) randomize edilerek iki gruba ayrılmış. Birincil sonlanım noktası, antibiyotik tedavisini değiştirmeden beş gün içinde ateşin düşmesi; ikincil sonlanım noktaları ise yan etkiler, farmakokinetik/farmakodinamik hedeflere ulaşılması (%50, %75 ve %100 ƒuT>MİK) ve 30 günlük mortalite olarak tanımlanmış. 19 Kasım 2019 ile 22 Haziran 2022 tarihleri arasında 295 hasta uygunluk açısından taranıp bunlardan 150’si çalışmaya dahil edilmiş (Uzatılmış infüzyon grubu=77, Aralıklı infüzyon grubu=73). Primer sonlanım noktası olan beşinci günde tedavi başarısı, uzatılmış infüzyon grubunda %50.6 (n=39/77), aralıklı infüzyon grubunda ise %63.0 (n=46/73) tespit edilmiş (risk farkı: %-12.4; %95 GA: -29.4 ila 4.7; p=0.17). Ampirik tedavi için %75 ve %100 ƒuT>MIC farmakokinetik/farmakodinamik hedeflerine uzatılmış infüzyon grubunda daha sık ulaşılmış. Gruplar arasında istenmeyen olaylar ve 30 günlük mortalite açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark tespit edilmemiş.

Bulgular, febril nötropenik hastalarda β-laktamların ampirik tedavide rutin olarak uzatılmış infüzyon şeklinde kullanımını desteklememektedir. Gelecekteki çalışmalar, febril nötropeninin klinik heterojenliğini göz önünde bulundurmalı ve özellikle de β-laktamlara daha az duyarlı mikroorganizmaların neden olduğu mikrobiyolojik olarak belgelenmiş sepsis veya septik şok vakalarına odaklanmalıdır.

Laporte-Amargos J, Gudiol C, Arnan M, et al. Efficacy of extended infusion of β-lactam antibiotics for the treatment of febrile neutropenia in haematologic patients: protocol for a randomised, multicentre, open-label, superiority clinical trial (BEATLE). Clin Microbiol Infect. 2025; 31 (2): 211-9.

Makale İçin Tıklayınız

Üropatojenik Escherichia coli’nin Gastrointestinal Sisteme Mukozal Bağlanma Mekanizmaları

Üriner sistem infeksiyonları (ÜSİ) sık tekrarlayan infeksiyonlardır ve genellikle hastaların bağırsaklarında bulunan üropatojenik Escherichia coli (UPEC) suşları etkendir.  Bu barsak rezervuarından idrar yoluna olan taşınma, tekrarlayan üriner sistem infeksiyonu (tÜSİ) oranlarına önemli ölçüde katkıda bulunmaktadır. Bu nedenle UPEC’in barsakta kolonizasyonunu destekleyen faktörleri anlamak, tÜSİ insidansını azaltacak tedavilerin geliştirilmesi açısından kritik öneme sahiptir.

Her ne kadar E. coli büyük barsak mukusunda yüksek oranda bulunsa da bu sürekli salgılanan hidrojel ortamında nasıl kalıcı olabildiğine dair çok az şey bilinmektedir. Yapılan çalışmalarda tip 1 pili (T1P) üzerinde bulunan FimH adhezininin hem fare hem de insan örneklerinde kolonun salgılanan mukus tabakalarına ve epitel hücrelerine bağlandığı keşfedilmiş. T1P’nin bozulması kolon mukusu ile olan bağlanmanın azalmasına yol açmış.

Dikkat çekici bir şekilde mutant suşlarda flagella üretiminin arttığı ve kolonun koruyucu iç mukus tabakasına sızma eğilimi gösterdiği gözlemlenmiş. Bu durumun UPEC’in kolonun sürekli salgılanan mukus tabakaları tarafından uzaklaştırılmaya karşı nasıl direnç gösterdiğini açıklayabileceği düşünülmüş.

Azimzadeh PN, Birchenough GM, Gualbuerto NC, et al. Mechanisms of uropathogenic E. Coli mucosal association in the gastrointestinal tract. Sci Adv. 2025; 11 (5): eadp7066.

Makale İçin Tıklayınız

Tekrarlayan İdrar Yolu İnfeksiyonlarında Uromune® Otovaksin Kullanımının Değerlendirilmesi: Reus, İspanya’da Pilot Tek Merkezli Retrospektif Bir Çalışma

İdrar yolu infeksiyonları (İYİ), antibiyotik direnci ve yan etkilerle ilgili endişelerin artmasıyla birlikte özellikle kadınlar arasında önemli bir küresel sağlık sorunudur. Dil altı, ısıyla inaktive edilmiş, polibakteriyel bir aşı olan Uromune®, üropatojenlere karşı bağışıklık tepkilerini artırarak umut verici bir terapötik alternatifi temsil etmektedir.

Ocak 2018’den Ağustos 2022’ye kadar Hospital Universitari de Sant Joan de Reus’ta yürütülen bu pilot retrospektif çalışmada, Uromune® uygulaması ile tekrarlayan İYİ’lerdeki değişiklikler arasındaki ilişki değerlendirilmiş. Hastalara üç ay boyunca günde iki dilaltı puf olarak uygulanan kişiselleştirilmiş otovaksinler verilmiş. Tedavi sonuçlarını değerlendirmek ve nüksle ilişkili faktörleri belirlemek için klinik, mikrobiyolojik ve demografik veriler analiz edilmiş.

Kırk dokuz hasta çalışmaya dahil edilmiş (ortalama yaş 61 ve %59.2’si kadın). Uromune® tedavisi, bir önceki yıl 3.73 ± 0.97 olan İYE ataklarını uygulamadan bir yıl sonra 0.98 ± 1.36’ya (p<0.001) düşürmüş. Yılda üç veya daha fazla atak geçiren hasta sayısı müdahale öncesinde 43 (%87.7) iken müdahale sonrasında 7’ye (%14.3) düşmüş. Otovaksinin maksimum etkinliği uygulamadan üç ay sonra gözlenmiş ve 44 hasta herhangi bir İYİ atağı yaşamamış. Regresyon analizi ürostomi, kronik böbrek hastalığı ve bağışıklık sisteminin baskılanmış olmasını nüksün belirleyicileri olarak tanımlamış.

Uromune® otovaksin, tekrarlayan İYİ’lerin ve ilgili hastaneye yatışların sıklığında önemli bir azalma ile ilişkilendirilmiş ve hastalara önemli rahatlama sağlamış. Standard tedavilere kıyasla etkinliğini doğrulamak için kontrollü çalışmalara ihtiyaç duyulmasına rağmen, bu bulgular Uromune®’nin tekrarlayan İYİ’leri yönetmek için umut verici bir seçenek olabileceğini göstermektedir.

Iftimie S, Ladero-Palacio P, López-Azcona AF, et al. Evaluating the use of Uromune® autovaccine in recurrent urinary tract infections: a pilot unicenter retrospective study in Reus, Spain. BMC Infect Dis. 2025; 25 (1): 117.

Makale İçin Tıklayınız

ESCMID Bülteni’nden Haberler

• ESCMID GLOBAL 2025 Sanat Galerisi kitabı yayımlandı. Birincilik ödülünü kazanan Dr. Sertaç Küçükkaya başta olmak üzere, Agar Art dalında ödül kazanan Dr. Ilvana Çaklovica Küçükkaya’yı ve yayımlanmaya hak kazanan eserleriyle ülkemizi temsil eden tüm meslektaşlarımızı tebrik ederiz.

Bağlantı İçin Tıklayınız
 

• ESCMID Etik Danışma Komitesine katılmak için çağrı

Bağlantı İçin Tıklayınız

Meşrutiyet Mah. Rumeli Cad.
İpek Apt. No. 70 D. 7
(Rumeli Eczanesi üstü),
34363 Şişli, İstanbul
Tel. ve Faks: (0212) 219 54 82
E-posta: klimik@klimik.org.tr