Klimik Bülteni - Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Yayın Organıdır
<
3
Eylül
2024
>

ESKİ SAYILAR

BÜLTEN ÜYELİĞİ

Lesotho ve Güney Afrika’daki Sağlık Tesislerinde C-Reaktif Protein ve Göğüs Röntgenlerinin Bilgisayar Destekli Analizinin Tüberküloz Triyaj Testleri Olarak Değerlendirilmesi

Tüberküloz vaka bulma sürecini iyileştirmek için Dünya Sağlık Örgütü hedef ürün profiline (TPP) (>%90 duyarlılık ve >%70 özgüllük) uygun hızlı, balgamsız triyaj testlerinin geliştirilmesi gerekmektedir. Bu çalışmada Lesotho ve Güney Afrika’daki sağlık tesislerinde triyaj testleri olarak yapay zeka tabanlı, bilgisayar destekli tespit yazılımı CAD4TBv7 ve C-reaktif protein tahlili (CRP) prospektif olarak değerlendirilmiş ve karşılaştırılmış.

Dört kardinal tüberküloz semptomundan ≥1’ini gösteren yetişkinler (≥18 yaş) Şubat 2021 ve Nisan 2022 tarihleri arasında ardışık olarak çalışmaya dahil edilmiş. Bilgilendirilmiş onamdan sonra, her katılımcıya CAD4TBv7 için dijital göğüs röntgeni ve CRP testi yapılmış. Katılımcılar Xpert MTB/RIF Ultra ve Xpert MTB/RIF için bir ve sıvı kültür için bir balgam örneği vermişler. Ayrıca, uzman bir radyolog teleradyoloji aracılığıyla göğüs röntgenlerini okumuş. Birincil analiz için bileşik bir mikrobiyolojik referans standardı (yani, pozitif kültür veya Xpert Ultra) kullanılmış.

Çalışmaya %48’i HIV’li ve %24’ü daha önce tüberküloz geçirmiş olan 1392 katılımcı dahil edilmiş. CAD4TBv7 ve CRP için alıcı işletim karakteristik eğrisi, sırasıyla .87 (%95 GA: .84-.91) ve .80 (%95 GA: .76-.84) eğri altında bir alan göstermiş. %90 duyarlılığa karşılık gelen eşik değerlerde, CAD4TBv7 ve CRP için özgüllük sırasıyla %68.2 (%95 GA: %65,4-71,0) ve %38.2 (%95 GA: %35.3-41.1) olmuş. CAD4TBv7 tüberkülozu uzman bir radyolog kadar iyi tespit etmiş. CAD4TBv7, tüberküloz triyajı için TPP kriterlerini neredeyse karşılamış.

CAD4TBv7’nin tüberküloz ve HIV yükünün yüksek olduğu bölgelerden gelen tüberküloz semptomları olan hastalarda triyaj testi olarak kullanılabileceği sonucuna varılmış. CRP’nin tüberküloz triyajındaki rolü için daha fazla araştırma gerektiği belirtilmiş.

Bosman S, Ayakaka I, Muhairwe J, et al. Evaluation of C-reactive protein and computer-aided analysis of chest X-rays as tuberculosis triage tests at health facilities in Lesotho and South Africa. Clin Infect Dis. 2024: ciae378.

Makale İçin Tıklayınız

Kandida Türlerine Bağlı Protez Eklem İnfeksiyonları: Çok Merkezli Uluslararası Bir Çalışma

Candida spp’nin neden olduğu protez eklem infeksiyonu (PJI) artroplastinin ciddi bir komplikasyonudur. Bu çalışmada kandida PJI’nin sonuçları araştırılmış. Çok uluslu retrospektif gözlemsel çalışmaya 2010-2021 yılları arasında kandida ile ilişkili PJI tanısı alan hastalar dahil edilmiş. Tedavi sonuçları iki yıllık takipte değerlendirilmiş.

Toplam 269 hasta analiz edilmiş. Ortanca yaş 73 [çeyrekler arası aralık (IQR), 64.0-79.0] imiş; hastaların %46.5’i erkek ve %10.8’i immunsüprese imiş. Ana infeksiyon bölgeleri kalça (%53.0) ve diz (%43.1) imiş ve hastaların %33.8’inde fistül varmış. Cerrahi prosedürler arasında debridman, antibiyotik ve implant retansiyonu (DAIR) (%35.7), bir aşamalı revizyon (%28.3) ve iki aşamalı revizyon (%29.0) yer almış. Tanımlanan kandida türleri Candida albicans (%55.8), Candida parapsilosis (%29.4), Candida glabrata (%7.8) ve Candida tropicalis (%5.6) imiş. Vakaların %51.3’ünde bakterilerle eş infeksiyon tespit edilmiş. Reçete edilen başlıca antifungal ajanlar azoller (%75.8) ve ekinokandinler (%30.9) olup ortanca 92.0 (IQR, 54.5-181.3) gün süreyle uygulanmış. Toplam 269 vakanın 156 (%58.0)’sında kür gözlenmiş. Tedavi başarısızlığı >70 yaş [OR, 1.811 (%95 GA: 1.079-3.072)] ve DAIR kullanımı [OR, 1.946 (%95 GA: 1.157-3.285)] ile ilişkili bulunmuş. Candida parapsilosis infeksiyonu daha iyi sonuçla ilişkiliymiş [OR, 0.546 (%95 GA: .305-.958)]. Kür oranları DAIR ile bir aşamalı revizyon (%46.9’a karşı %67.1, p=.008) ve DAIR ile iki aşamalı revizyon (%46.9’a karşı %69.2, p=.003) arasında anlamlı farklılık göstermiş, ancak bir ve iki aşamalı revizyonlar karşılaştırıldığında bir fark bulunmamış (p=.777).

Kandida PJI prognozu, immünosupresyon, azol kullanımı veya tedavi süresi ile ilişkili bulunmamış.  Yüksek başarısızlık oranına bağlı olarak kandida PJI tedavisi zayıf görünmektedir.

Dinh A, McNally M, D’Anglejan E, et al. Prosthetic Joint Infections due to Candida Species: A Multicenter International Study. Clin Infect Dis. 2024: ciae395.

Makale İçin Tıklayınız

Ayaktan Hemodiyaliz Tedavisi Gören Hastalarda Multimodal Önleme Stratejisinin Diyalizle İlişkili İnfeksiyonlar Üzerindeki Etkisi: DIPS Kademeli Kama, Küme-Randomize Çalışması

Hemodiyaliz kateteri olan hastalar, başta kan dolaşımı infeksiyonları olmak üzere diyalizle ilişkili infeksiyonlara karşı hassastır. Bu yükü azaltmak için çok az sistematik girişim olmuştur. Bu çalışma, ayaktan hemodiyaliz tedavisi alan hastalar arasında diyalizle ilişkili infeksiyon olayları (DAIE) üzerinde multimodal bir önleme stratejisinin etkisini araştırmayı amaçlamış.

Ekim 2019’dan Eylül 2021’e kadar çok merkezli, kademeli kama, küme-randomize kontrollü bir çalışma yapılmış. Ayaktan diyaliz tesisleri, önceden tanımlanmış üç zaman noktasında, rastgele atanmış üç kümede müdahale aşamasına girmiş. Çok modlu önleme stratejisi, aktif geri bildirim ve aseptik prosedürlerin öğretilmesi ile infeksiyon sürveyansı ve el hijyeni (EH) uyum gözlemi ve bir hasta broşüründen oluşmuş.

Birincil sonuç olarak 1000 diyaliz başına kan dolaşımı infeksiyonları, intravenöz antimikrobiyal tedaviler ve lokal erişim yeri infeksiyonları gibi farklı DAIE insidans oranları, ikincil sonuç olarak EH uyumundaki değişim analiz edilmiş.
DIPS denemesine 11 251 hasta ve 1 413 457 hemodiyalize devam eden toplam 43 hemodiyaliz tesisi dahil edilmiş. İnsidans oranları kontrol grubunda 1000 diyaliz başına 0.71 DAIE (%95 GA, 0.65-0.78) ve müdahale grubunda 0.31 (%95 GA, 0.27-0.36) bulunmuş. Tek değişkenli analiz DAIE için 0.44 (%95 GA, 0.33-0.59) insidans oranı (IRR) vermiş. Özellikle santral venöz kateteri olan hastalarda, müdahale grubunda DAIE’de anlamlı bir azalma görülmüş (IRR 0.4; %95 GA, 0.28-0.58). Geri bildirim ve yoğunlaştırılmış eğitim ile birlikte EH gözlemi, EH uyumunun %58-65 arasında artmasıyla sonuçlanmış.

Multimodal bir önleme stratejisi, ayaktan hemodiyaliz tedavisi alan hastalar arasında DAIE üzerinde önemli bir önleyici etki göstermiş. Bu azalma, özellikle santral venöz kateteri olan hastalarda kan dolaşımı infeksiyonları için de geçerli olmuş.

Weikert B, Kramer TS, Schwab F, et al. Effect of a multimodal prevention strategy on dialysis-associated infection events in outpatients receiving haemodialysis: The DIPS stepped wedge, cluster-randomized trial. Clin Microbiol Infect. 2024; 30 (9): 1147-53.

Makale İçin Tıklayınız

SARS-CoV-2 İnfeksiyonunun Post-akut Sekellerinin Erken Biyolojik Belirteçleri

SARS-CoV-2 infeksiyonunun post-akut (PASC) sekellerinde akut faz viral dinamiklerinin ve konak bağışıklık tepkilerinin rollerini anlamak için ilk pozitif SARS-CoV-2 gerçek zamanlı PCR testinden sonraki beş gün içinde 136 katılımcı değerlendirilmiş. Katılımcılar semptom başlangıcından sonraki ilk 28 gün içinde 21 adede kadar nazal numuneyi kendileri toplamış; görüşmeci tarafından uygulanan anketler ve kan numuneleri kayıt sırasında, semptom başlangıcından sonraki 9, 14, 21, 28. günlerde ve 4. ve 8. aylarda toplanmış. Dört aylık ziyaretler sırasında PASC COVID ile ilişkili herhangi bir semptomun varlığı olarak tanımlanarak, viral belirteçler (nazal viral RNA yükünün miktarı ve süresi, bulaşıcı viral yük ve plazma N-antijen seviyesi) ve konak bağışıklık belirteçleri (IL-6, IL-10, TNF-α, IFN-α, IFN-γ, MCP, IP-10 ve Spike IgG) akut dönem boyunca karşılaştırılmış. Tamamen iyileşenlerle karşılaştırıldığında, PASC bildirenler, hastalık başlangıcından sonraki 9 gün içinde önemli ölçüde daha yüksek maksimum SARS-CoV-2 RNA ve N-antijen seviyeleri, RNA yükü ve bulaşıcı viral dökülme ve daha düşük Spike-spesifik IgG seviyeleri göstermiş. Konak bağışıklık belirteçleri paneli arasında anlamlı bir farklılık tespit edilmemiş. Sonuçlar, erken viral dinamiklerin ve ilişkili konak bağışıklık tepkilerinin PASC patogenezinde rol oynadığını göstermiş ve PASC’nin doğal seyrinde erken biyolojik belirteçleri anlamanın önemini vurgulamış.

Lu S, Peluso MJ, Glidden DV, et al. Early biological markers of post-acute sequelae of SARS-CoV-2 infection. Nat Commun. 2024; 15 (1): 7466.

Makale İçin Tıklayınız

Nebülize ve İntravenöz Faj Kullanımı ile Tedavi Edilen Çok İlaca Dirençli Acinetobacter baumannii Pnömonisi (Antimicrobial Agent Chemotherapy Dergisinde Olgu Sunumu)

Hastanede yatan hastalar, çoklu ilaca dirençli ciddi bakteriyel infeksiyonlar geliştirme riski altındadır. Bu risk, mekanik ventilasyonda olan, bağışıklık sistemi baskılanmış ve/veya kronik komorbiditeleri olan hastalarda artar. Çoklu ilaca dirençli Acinetobacter baumannii (MDR-A) solunum yolu infeksiyonu olan, antibiyotiklerle ve intravenöz ve nebülize bakteriyofaj tedavisiyle başarılı bir şekilde tedavi edilen 52 yaşında kritik bir hasta sunulmuş.

Rao S, Betancourt-Garcia M, Kare-Opaneye YO, et al. Critically ill patient with multidrug-resistant Acinetobacter baumannii respiratory ınfection successfully treated with ıntravenous and nebulized bacteriophage therapy. Antimicrob Agents Chemother. 2022; 66 (1): e0082421.

Makale için Tıklayınız

ESCMID Bültenden

Afrika’daki Son Mpox Salgınına İlişkin Emerging Infections Alt Komitesi Raporu

ESCMID Emerging Infections Alt Komitesi, sağlık çalışanları, araştırmacılar ve halk sağlığı yetkilileri için kanıta dayalı bilgiler sağlayan son mpox salgınına ilişkin yorumlarını yayımladı.

Ağustos 2024 itibarıyla mpox salgını öncelikle Orta ve Doğu Afrika’daki ülkeleri, özellikle de Kongo Demokratik Cumhuriyeti ve komşu ülkeleri etkilemiş, çeşitli bölgelerde vakalar bildirilmiştir.

Detaylı Rapor İçin Tıklayınız

Meşrutiyet Mah. Rumeli Cad.
İpek Apt. No. 70 D. 7
(Rumeli Eczanesi üstü),
34363 Şişli, İstanbul
Tel. ve Faks: (0212) 219 54 82
E-posta: klimik@klimik.org.tr