Bu yayınımızda cerrahların cerrahi profilaksiye yaklaşımından bahsedeceğiz. Konuğumuz Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Yedikule Eğitim Araştırma Hastanesi, Göğüs Cerrahisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Celal Buğra Sezen. Cerrahların cerrahi profilaksiye yaklaşımını konuştuğumuz bu yayınımızda farklı bir uzmanlık dalının bakış açısıyla sizleri buluşturuyoruz. Değerli konuğumuza yayınımıza katıldığı için çok teşekkür ediyor, sizlere keyifli dinlemeler diliyoruz.
Cumhuriyet’in kuruluşu yolunda 30 Ağustos 1922’de Türk Ordusu tarafından emperyalizme karşı kazanılan zaferin anlamı çok büyüktür.
30 Ağustos Zafer Bayramı kutlu olsun!
KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu
Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (KLİMİK) Derneği Diyabetik Ayak İnfeksiyonları Çalışma Grubu (DAİÇG)’nun bu yıl düzenleyeceği VIII. Ulusal Diyabetik Ayak İnfeksiyonları (UDAİS 2024) Simpozyumu’nu 12-14 Eylül 2024 tarihleri arasında İstanbul’da yapacağımızı duyurmaktan büyük mutluluk duymaktayız.
UDAİS 2024’te yayımlanma aşaması henüz devam eden Uzlaşı Raporu 2024’ü sizlerle paylaşmayı umut ederken diyabetik ayak infeksiyonlarının çok yönlü olarak bilimsel bir ortamda değerlendirilmesini amaçladık. Aynı zamanda VIII. Ulusal Diyabetik Ayak İnfeksiyonları Simpozyumu düzenleme kurulunda cerrahi bölümlerden meslektaşlarımız da görev alarak tam bir ekip çalışmasına örnek oluşturmayı hedefledik. UDAİS 2024’te diyabetik ayak yarasına daha profesyonel yaklaşmak isteyen hemşirelere yönelik bir kurs da düzenleyeceğiz.
Ulusal ve uluslararası hekimler ve derneklerin desteği ile gerçekleştirilecek ve diyabetik yara infeksiyonu ile ilgilenenlerin bilgilerini güncelleyeceği veya ilgilenmek isteyenlerin teorik olarak bilgilenmenin yanı sıra pratik uygulamaları yakından izleyeceği bir ortam sağlayacak olan UDAİS 2024’e tüm sağlık çalışanlarını bekliyoruz.
Viral infeksiyonlar, yarattıkları önemli sağlık sorunlarına ek olarak, bireylerin ve toplumların sağlığı üzerinde de ciddi etkilere sahiptir. Bu etkiler, sağlık politikalarının şekillenmesinden, sağlık sistemlerinin ve ekonomilerinin derinden etkilenmesine, hatta sosyal yaşamın büyük ölçüde kısıtlanmasına kadar uzanabilir. Bu nedenle, epidemiyoloji, tanı, tedavi ve önleme konularında yaşanan önemli bilimsel gelişmelerin ışığında, viral infeksiyonların tüm virus gruplarını kapsayacak şekilde ayrıntılı olarak ele alınması, camiamız için öncelik taşımaktadır. Bu bağlamda, Derneğimiz tarafından düzenlenen ve 19-21 Eylül 2024 tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilecek olan I. Viral İnfeksiyonlar ve Bağışıklama Simpozyumu’nun, ülkemizdeki bilim camiasına viral infeksiyonlar konusunda önemli katkılar sağlayacağına inanıyoruz.
Viral infeksiyonlarla ilgili tüm bilimsel gelişmelerin, konusunda uzman kişiler tarafından aktarılacağı, sorunların, deneyimlerin ve üretimlerin paylaşılacağı simpozyumumuzda, alanında deneyim sahibi meslektaşlarımızın yanı sıra genç uzman ve asistan arkadaşlarımızla da buluşmayı hedefliyor, destek ve katılımlarınızla zenginleşecek olan simpozyumumuza hepinizi davet ediyoruz.
Bu kılavuzun amacı, çoklu ilaca dirençli Gram-pozitif bakteri (ÇİD-GPB) taşıyıcısı yetişkinlerde ameliyat öncesinde dekolonizasyon ve perioperatif antibiyotik profilaksisi (PAP) konusunda öneriler sunmaktır.
Avrupa Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (ESCMID)/Avrupa İnfeksiyon Kontrol Komitesi (EUCIC) kılavuzları metisiline dirençli Staphylococcus aureus (MRSA), vankomisine dirençli enterokoklar (VRE), metisiline dirençli koagülaz-negatif stafilokoklar (MR-CoNS) ve tüm ilaçlara dirençli (PDR)-GPB’yi hedef alan yayımlanmış çalışmaların sistematik olarak gözden geçirilmesinin ardından geliştirilmiştir. Kritik sonuçlar kolonize MDR-GPB’nin neden olduğu cerrahi alan infeksiyonlarının (CAİ) ortaya çıkması ve CAİ’lere bağlı mortalite iken, önemli sonuçlar arasında herhangi bir patojenin neden olduğu CAİ’lerin oluşumu, hastane kaynaklı infeksiyonlar, tüm nedenlere bağlı mortalite, kullanılan ajanlara direnç gelişimi ve Clostridioides difficile infeksiyonlarının insidansı dahil olmak üzere müdahalelerle ilişkili advers olaylar yer almış. Tüm veri tabanlarının son taraması 1 Kasım 2023 tarihinde gerçekleştirilmiş. Her bir önerinin kanıt düzeyi ve gücü GRADE yaklaşımına göre tanımlanmış. Nihai öneri listesi için multidisipliner bir uzman panelinin fikir birliğine varılmış ve antimikrobiyal yönetim konusu da önerilere dahil edilmiş.
Kılavuz paneli, bakteri türüne ve ameliyat türüne göre ÇİD-GPB taşıyıcılarında dekolonizasyon, hedefe yönelik PAP ve kombine müdahalelerin (örn. dekolonizasyon ve hedefe yönelik PAP) CAİ riski ve diğer sonuçlar üzerindeki etkisini incelemiş.
Öneriler şu şekildedir:
“Kardiyotorasik ve ortopedik cerrahi gibi yüksek riskli ameliyatlardan önce S. aureus (SA) taraması yapılmasını öneriyoruz. Kardiyotorasik ve ortopedik cerrahi öncesinde SA ile kolonize olan hastalarda klorheksidin banyosu ile birlikte veya tek başına intranazal mupirosin ile dekolonizasyon önerilmekte ve yine diğer cerrahilerde de bu öneri yer almaktadır.
Kardiyotorasik cerrahi, ortopedik cerrahi ve beyin cerrahisinde MRSA taşıyıcıları için standart profilaksiye vankomisin eklenmesi önerilmektedir. Kardiyotorasik ve ortopedik cerrahi geçiren MRSA taşıyıcılarında kombine müdahaleler (örn. dekolonizasyon ve hedefe yönelik profilaksi) önerilmektedir. Veri eksikliği nedeniyle VRE için tarama, dekolonizasyon ve hedefe yönelik profilaksi konusunda herhangi bir öneride bulunulamamıştır. MR-CoNS ve PDR-GPB için herhangi bir kanıt elde edilememiştir. Tarama prosedürlerini uygulamadan veya PAP politikasında değişiklik yapmadan önce laboratuvar iş yükünün ve antimikrobiyal yönetimin yanı sıra infeksiyon kontrol ekiplerinin katılımının dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir. Gelecekteki araştırmalar yeni dekolonizasyon tekniklerine, dekolonizasyon ajanlarına ve PAP rejimlerine karşı direncin izlenmesine ve yüksek kaliteli çalışmalarda standartlaştırılmış kombine müdahalelere odaklanmalıdır.
Righi E, Mutters NT, Guirao X, et al. ESCMID/EUCIC clinical guidelines on preoperative decolonization and targeted prophylaxis in patients colonized by multidrug-resistant Gram-positive bacteria before surgery. Clin Microbiol Infect. 2024: S1198-743X(24)00341-0.
Şiddetli influenza tedavisi için en uygun antiviral ilacın hangisi olduğu hala belirsizliğini korumaktadır. Bu sistematik inceleme ve ağ meta-analizinde güncellenen WHO influenza klinik yönergelerini desteklemek için şiddetli influenza hastalarının tedavisinde kullanılan antiviral ilaçların etkinliği değerlendirilmiş.
Bu derlemeye, şüpheli veya laboratuvar onaylı influenza nedeniyle hastaneye yatırılmış hastaları içeren ve influenzaya doğrudan etkili antiviralleri plasebo, standard bakım veya başka bir antiviral ile karşılaştırıp 20 Eylül 2023’e kadar yayımlanmış olan randomize kontrollü çalışmalar dahil edilmiş. Çalışmalar; MEDLINE, Embase, Cochrane Central Register of Controlled Trials, Cumulative Index to Nursing and Allied Health Literature, Global Health, Epistemonikos ve ClinicalTrials.gov üzerinden taranmış. Hedeflenen sonlanım noktaları; semptomların hafifleme süresi, hastanede kalış süresi, yoğun bakım ünitesine yatış, invazif mekanik ventilasyona ilerleme, mekanik ventilasyon süresi, mortalite, hastaneden taburcu olma noktası, antiviral direncin ortaya çıkması, istenmeyen olaylar, tedavilerle ilgili istenmeyen olaylar ve ciddi istenmeyen olaylar olarak belirlenmiş. Kanıtları özetlemek ve GRADE (Öneri Değerlendirme, Geliştirme ve Değerlendirme Derecelendirmesi) yaklaşımını kullanarak kanıtların kesinliğini değerlendirmek için ağ meta-analizleri kullanılmış. Bu çalışma PROSPERO’ya kaydedilmiş (CRD42023456650).
Tarama sonucuna ulaşılan 11 878 kayıttan, 1424 katılımcılı (ortalama veya medyan yaş 36-60; %43-78 erkek hasta) sekiz çalışma bu sistematik incelemeye dahil edilmiş ve bunlardan altısı ağ meta-analizine alınmış. Mevsimsel ve zoonotik grip için oseltamivir, peramivir veya zanamivirin mortalite üzerindeki etkileri plasebo veya plasebo içermeyen standard bakımla karşılaştırıldığında çok düşük kesinlikteymiş. Plasebo veya standard bakımla karşılaştırıldığında mevsimsel grip için hastanede yatış süresinin oseltamivir (ortalama fark –1.63 gün, %95 GA –2.81 ila –0.45) ve peramivir (–1.73 gün, –3.33 ila –0.13) ile azaldığına dair düşük kesinlikte kanıt bulunmuş. Standard bakımla karşılaştırıldığında semptomların hafifletilmesi süresinde oseltamivir (0.34 gün, –0.86 ila 1.54; düşük kesinlik kanıtı) veya peramivir (–0.05 gün, –0.69 ila 0.59; düşük kesinlik kanıtı) ile çok az veya hiç fark yokmuş. Oseltamivir, peramivir ve zanamivir ile advers olaylarda veya ciddi advers olaylarda hiçbir fark yokmuş (çok düşük kesinlik kanıtı).
Şiddetli influenzalı hastalarda antivirallerin diğer sonuçlar üzerindeki etkileri konusunda belirsizliğin devam ettiği belirtilmiş. Uygun çalışma sayısının az olması nedeniyle yayın yanlılığı test edilememiş. Sonuç olarak hastanede yatan şiddetli influenza hastalarında, oseltamivir ve peramivir, standard bakım veya plasebo ile karşılaştırıldığında hastanede kalış süresini azaltabileceği (Kanıt kesinliği düşük) söylenmiş. Bununla beraber, antiviral ilaçların mortalite ve diğer önemli hasta sonlanım noktaları üzerindeki etkilerinin randomize kontrollü çalışmalardan elde edilen yetersiz veriler nedeniyle oldukça belirsiz olduğu ifade edilmiş.
Gao Sr Y, Guyatt G, Uyeki TM, et al. Antivirals for treatment of severe influenza: a systematic review and network meta-analysis of randomized controlled trials. Lancet. 24 Ağustos 2024.
Başlangıçta merkezi sinir sistemi (MSS) infeksiyonundan şüphelenilen erişkin hastaların dahil edildiği bir kohortta, Uluslararası Ensefalit Konsorsiyumu (International Encephalitis Consortium) tarafından önerilen ensefalit kriterlerinin validasyonu ve geliştirilmesi amaçlanmış.
Merkezi sinir sistemi infeksiyonundan şüphelenilen ve tanı amaçlı lomber ponksiyon uygulanan erişkinlerden oluşan iki prospektif kohort çalışmasından hastalar dahil edilmiş. Hem olası hem de muhtemel ensefalit için kriterlerin test özellikleri değerlendirilmiş. Referans standardı ensefalitin nihai klinik tanısı olarak belirlenmiş. Kriterlerin yeniden kalibrasyonu her kriterin ağırlığının ilgili odds oranlarına göre ayarlanmasıyla yapılmış.
Toplamda 1446 hastanın 162 (%11)’sinde klinik olarak ensefalit saptanmış. Olası ensefalitin duyarlılığı %41 (95% CI 33-49) ve özgüllüğü %88 (95% CI 86-90), muhtemel ensefalitin duyarlılığı ve özgüllüğü sırasıyla %27 (95% CI 20–34) ve %95 (95% CI 94–96) olarak saptanmış. Oranlara dayalı ağırlıklandırma yoluyla her bir kriterin ağırlığı yeniden kalibre edilmiş ve değişen mental durum (ağırlık 2), nöbetler (ağırlık 3), BOS’ta artmış lökositler (ağırlık 5) ve nörolojik görüntülemede anormallikler (ağırlık 9) içeren bir model tespit edilmiş. Muhtemel ensefalit için 5 puan sınır değer alındığında duyarlılık %93 [95% CI 88–96], özgüllük %51 [95%49–54] ve muhtemel ensefalit için 8 puan sınır değer olarak alındığında duyarlılık %51 [95% CI 44–59], özgüllük %91 [95% CI 89–92] olarak saptanmış.
Ensefalit için mevcut tanı kriterlerini valide edildiği ve geliştirildiği bu çalışmada duyarlılığın önemli ölçüde artması sağlanmış. Bu güncellenmiş kriterler ensefalitin doğru tanımlanmasını kolaylaştırma konusunda ümit vericidir.
Staal SL, Olie SE; I-PACE study group; van de Beek D, Brouwer MC. Validation of the encephalitis criteria in adults with a suspected central nervous system infection: an updated score. J Infect. 2024; 89 (4): 106239.
1. Yayımlanmış ve Geliştirilmekte Olan Tüm Tıbbi Kılavuzları İnceleyin!
ESCMID, infeksiyon hastalıklarının tanı ve tedavisinde en iyi uygulamaları güçlendirmeyi amaçlayan, titizlikle hazırlanmış, kanıta dayalı kılavuz belgelerinin oluşturulmasını ve dağıtımını desteklemektedir.
Yayımlanmış veya onaylanmış kılavuzları ve geliştirilmekte olanları kontrol edebilirsiniz.
2. Çalışma Grubu İş birliği Hibe Başvuruları Açıldı
Çalışma Grubu İş birliği Hibe Programı, klinik mikrobiyoloji ve infeksiyon hastalıkları alanında yenilikçi araştırma projeleri için deneyimli bir baş araştırmacı tarafından en az üç ESCMID Çalışma Grubunun desteğiyle organize edilen daha büyük ölçekli bir hibe programıdır. Projenizin en fazla iki yıl sürecek şekilde tasarlanması gerekmektedir ve yüksek kaliteli, yenilik ve ağ oluşturma odaklı olmalıdır.
3. Antimikrobiyal Direnç ile Mücadeleye Katılın! (17-20 Eylül 2024, Porto – Portekiz)
Bilimsel program, antimikrobiyal direnç ile mücadele için ilaç geliştirme araştırmalarındaki en son yenilikleri içermektedir. Konferans, güzel mimarisi ve zengin kültürüyle ünlü Porto’da düzenlenmektedir.
Çevrim içi katılım biletleri, özellikle ESCMID düşük ve orta gelirli ülke üyeleri için daha düşük fiyatlarla artık mevcut.
