Klimik Bülteni - Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Yayın Organıdır
<
6
Şubat
2024
>

ESKİ SAYILAR

BÜLTEN ÜYELİĞİ

Türkiye’de Boğmaca Vakaları Artıyor mu? (177. Web Konferans, 6 Şubat 2024)

6 Şubat 2024 Salı günü, 20.00-21.30 saatleri arasında “Türkiye’de Boğmaca Vakaları Artıyor mu?” web konferansı yapılacaktır.

PROGRAM
Yöneten: Prof. Dr. Esin ŞENOL
Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Dünya’da ve Türkiye’de Boğmaca Epidemiyolojisindeki Değişim
Doç. Dr. Tuğba BEDİR-DEMİRDAĞ
Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Erişkin Boğmaca Bağışıklamasında Güncel Öneriler ve Türkiye’deki Durum
Doç. Dr. Çigdem EROL
Başkent Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Selam ve saygılarımızla.
KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu

5 Soru 5 Yanıt: COVID-19 Tedavisi

Şubat 2024’ün 5 soru 5 yanıtı yayımlandı. Soruları yanıtlamak için KLİMİK Derneği web sitesi üzerinden veya KLİMİK Uygulamalar üzerinden şifrenizle giriş yapabilirsiniz.

5 Soru 5 Yanıt İçin Tıklayınız

Düşük Riskli Staphylococcus aureus Kan Dolaşımı İnfeksiyonunda Erken Oral Tedaviye Geçişin Etkinliği ve Güvenliği: SABATO Çalışması

Almanya, Fransa, Hollanda ve İspanya’daki 31 üçüncü basamak hastanede gerçekleştirilen uluslararası, açık etiketli, randomize, kontrollü, eşdeğerlik çalışmasında S. aureus kan dolaşımı infeksiyonuna bağlı komplikasyon riski düşük olan hastalarda oral tedaviye erken geçişin etkinliği ve güvenliği değerlendirilmiş.

Çalışmaya 18 yaş üzeri komplike kan dolaşımı infeksiyonu olmayan hastalar dahil edilmiş (pnömoni, ampiyem, osteomyelit, endokardit, yabancı cisim infeksiyonu, septik şok, IV antibiyoterapiye rağmen 72 saatten fazla bakteriyemisi devam eden hastalar, son üç ay içerisinde kan dolaşımı infeksiyonu nedeniyle tedavi almış olanlar, yapay kalp kapağı olanlar ve immünosupresif hastalar dışlanmış). Toplam 213 hastada 108 hasta oral tedaviye geçiş grubunda, 105 hasta IV tedavi grubuna randomize edilmiş.  5-7 günlük IV antibiyoterapi sonrasında klinisyenin seçimi ve antibiyotik duyarlılık sonuçlarına göre hastalara oral trimetoprim-sulfometoksazol (TMP-SMX), klindamisin veya linezolid ile tedaviler toplamda 14 güne tamamlanmış.

Hastalar 90 gün boyunca izlenmiş. Birincil sonlanım noktası olarak relaps, hemotojen yayılım kaynaklı derin yerleşimli S. aureus infeksiyonu ve mortalite; ikincil sonlanım noktası olarak hastane yatış süresi, IV tedaviye bağlı ciddi yan etki ve C. difficile infeksiyonu gelişmesi olarak belirlenmiş.

S. aureus kan dolaşımı infeksiyonuyla ilişkili komplikasyon oranı oral geçiş grubundaki 108 katılımcının 14’ünde (%13) ve IV standard tedavi grubundaki 105 katılımcının 13’ünde (%12) meydana gelmiş (%95 GA –7.8 ila 9.1; p=0.013). İlk pozitif kan kültüründen sonra hastanede kalış süresi, oral geçiş grubunda IV gruba göre daha kısa saptanmış (%95 GA –4 ila 0; p=0.043). Oral olarak tedavi edilen katılımcılarda IV tedavinin komplikasyonları sayısal olarak daha az iken C. difficile infeksiyonu görülme sıklığı her iki grupta da benzer bulunmuş. Sağkalım, oral geçiş grubunda IV gruba göre sayısal olarak daha düşükmüş ancak bu ikincil son noktalar arasındaki farklar istatiksel olarak anlamlı bulunmamış.

Alt grup değerlendirmelerinde MRSA bakteriyemisi ile takip edilen 16 hastanın hastane yatış süresi diğer hastalara göre fazlayken, sağkalım daha düşük bulunmuş (p=0.016). Oral tedaviye geçilen grupta, IV tedavi grubuyla kıyaslandığında, birincil sonlanım açısından benzer sonuçlar saptanmış. Beklendiği gibi oral tedavi grubu IV ilaç alan katılımcılara göre hastaneden daha erken taburcu olmuşlar ve istatiksel olarak anlamlı olmasa da komplikasyon oranlarının daha düşük olduğu saptanmış. Oral tedaviye geçilmesiyle IV olarak uygulanan ve potansiyel olarak komplikasyona neden olabilecek ilaçların sayısı azaldığı için bu sonuç yazarlar tarafından şanstan ziyade gerçek bir tedavi etkisi olarak yorumlanmış. Yine yan etki oranı oral tedavi grubunda IV gruba göre daha fazla saptanmış.

Özetle bu çalışma düşük riskli S. aureus kan dolaşımı infeksiyonu olan hastalarda erken oral tedaviye geçişin standard IV antimikrobiyal tedaviden daha aşağı olmadığını ve düşük riskli S. aureus kan dolaşımı infeksiyonu olan hastalarda sıkı bir klinik değerlendirme yapılması ve komplikasyonlar açısından yakın izleme yapılması koşuluyla oral antimikrobiyal tedaviye erken geçişi desteklemektedir.

Kaasch AJ, López-Cortés LE, Rodríguez-Baño J, et al. Efficacy and safety of an early oral switch in low-risk Staphylococcus aureus bloodstream infection (SABATO): an international, open-label, parallel-group, randomised, controlled, non-inferiority trial. Lancet Infect Dis. 2024: S1473-3099(23)00756-9.

Makale İçin Tıklayınız

Karbapenemaz Üreten Enterobacteriaceae spp. Bulaşmasının Ana Kaynağı Olarak Lavabo

Üçüncü basamak bir hastanenin 34 farklı departmanındaki 592 hasta odasının lavabolarından, 2017-2019 yılları arasında örnek alınmış ve salgın olmayan bir ortamda hastalara lavabolardan karbapenem üreten Enterobacteriaceae (CPE) bulaşma oranı incelenmiş.

Örnekler lavabo hortumlarından eküvyon kullanılarak alınmış. Toplamda 34 departmanın 25’inde 592 lavabonun 144’ünde (%24) CPE kontaminasyonu tespit edilmiş. Tekrarlanan örneklemeler (n=7123) lavaboların %52-%100’ünün en az bir kez kontamine olduğunu ortaya çıkarmış. Baskın bir suş nedeniyle bir yıldan uzun süren kalıcı kontaminasyon yaygın saptanmış. Çalışma dönemi boyunca 318 hasta CPE ile infekte olmuş. En yaygın türler Klebsiella pneumoniae, Escherichia coli ve Enterobacter spp. iken 127 (%40) hastada, CPE bulaşmasının şüpheli kaynağı kontamine bir lavabo olarak tanımlanmış.  Spesifik lavabo-hasta izolatlarının hibrit birleşimi, paylaşılan plazmidlerin yapısal olarak aynı olduğunu ve paylaşılan çiftler arasındaki tek nükleotid farklılıklarının (SNP) yanı sıra potansiyel rekombinasyona yönelik imzaların, plazmitlerin yakın zamanda paylaşıldığı sonucuna ulaşılmış.

Sonuç olarak CPE ile kontamine olmuş lavaboların bulaşmanın önemli bir kaynağı olduğu, her ne kadar konvansiyonel olarak kişiden kişiye bulaşma CPE bulaşmasının ana yolu olarak görülse de bu verilerin CPE’nin yayılmasını önleme stratejilerini etkileyebilecek paradigma değişikliğini düşürdürdüğü vurgulanmış.

Regev-Yochay G, Margalit I, Smollan G, et al. Sink-traps are a major source for carbapenemase-producing Enterobacteriaceae transmission. Infect Control Hosp Epidemiol. 2023: 1-8. 

Makale İçin Tıklayınız

Kadınlarda Cinsel Yolla Bulaşan İnfeksiyonları Önlemek İçin Temas Sonrası Doksisiklin Profilaksisi

HIV’e karşı temas öncesi profilaksi alan 18 ila 30 yaşlarındaki Kenyalı kadınlar arasında temas sonrası profilaksi (PEP) olarak (korunmasız cinsel temastan sonra 72 saat içinde alınan 200 mg) doksisiklini standard bakımla karşılaştıran randomize, açık etiketli bir çalışma gerçekleştirilmiş.

Chlamydia trachomatis, Neisseria gonorrhoeae veya Treponema pallidum ile meydana gelen herhangi bir infeksiyon araştırılmış. Doksisiklin kullanımının objektif değerlendirmesi için saç örnekleri toplanmış.

Toplam 449 katılımcıdan 224’ü doksisiklin-PEP grubuna, 225’i ise standard bakım grubuna atanmış. On iki ay boyunca toplam 109 cinsel yolla bulaşan infeksiyon (CYBİ) olgusu görülmüş (Doksisiklin-PEP grubunda 50 ve standard bakım grubunda 59); insidans açısından gruplar arasında anlamlı bir fark saptanmamış (göreceli risk, 0.88; %95 güven aralığı, 0.60 ila 1.29; p=0.51).

CYBi saptanan 109 hastanın 85’inde (%78.0) etken olarak Chlamidydia spp. saptanmış (35’i doksisiklin-PEP grubunda ve 50’si standard bakım grubunda). N. Gonorrhoeae pozitif izolatların tümü doksisikline dirençliymiş.

Sonuç olarak önceki çalışmalarda erkekler ve “transgender” kadınlar arasında CYBİ’yi önlediği gösterilen doksisiklinin, PEP uygulanan kadınlar arasında standard bakıma göre CYBİ insidansı üzerinde anlamlı etkisi gösterilememiş.

Stewart J, Oware K, Donnell D, et al. doxycycline prophylaxis to prevent sexually transmitted ınfections in women. N Engl J Med. 2023; 389 (25): 2331-40.

Makale İçin Tıklayınız

Gram-Pozitif Kan Dolaşımı İnfeksiyonlarında Ardışık Tedavi Seçeneği; Oritavansin

Akut bakteriyel deri ve yumuşak doku infeksiyonlarında kullanım için onaylanmış uzun etkili bir lipoglikopeptit olan oritavansinin Gram-pozitif organizmalara bağlı ciddi infeksiyonlarda kullanımını değerlendiren veriler sınırlıdır. Plazma yarılanma ömrü 245 saat olan oritavansinin, birçok Gram-pozitif etken için serum düzeyi haftalarca yeterli seviyede saptanabilir.

İnfektif endokardit de dahil olmak üzere Gram-pozitif kan dolaşımı infeksiyonlarının konsolidatif tedavisinde oritavansinin etkinliğini ve güvenliğini değerlendirmeyi amaçlayan bu çalışmada Mart 2016’dan Ocak 2022’ye kadar Colorado Üniversitesi Hastanesi’ne başvuran ve    Gram-pozitif kan dolaşımı infeksiyonu tedavisi için ≥ 1 oritavansin dozu alan yetişkin hastaları değerlendiren retrospektif bir kohort çalışması gerçekleştirilmiş. Birincil sonuç 90 günlük takibi olanlarda 90 günlük klinik veya mikrobiyolojik başarısızlık iken, ikincil sonuçlar akut böbrek hasarını, infüzyonla ilişkili reaksiyonları ve ek olarak kurumsal maliyetten kaçınma olarak belirlenmiş.

Çalışmaya toplam 72 hasta dahil edilmiş. En sık neden olan organizmalar Staphylococcus aureus (%68, %17 metisiline dirençli) olurken diğer etkenler Streptococcus spp. (%26) ve Enterococcus spp. (%10) olarak saptanmış. Hastalar oritavansinden önce ortalama 11 (5-17) gün boyunca standard bakım antibiyotikleri almış. Klinik olarak değerlendirilebilen popülasyonda (n=64) 90 günde bileşik başarısızlık %14’ünde (klinik başarısızlık %14 ve mikrobiyolojik başarısızlık %5) meydana gelmiş. Üç hastada (%4) oritavansin sonrası akut böbrek hasarı ve iki hastada (%3) infüzyonla ilişkili reaksiyonlar görülmüş. Oritavansin kullanımı hastaların %94’ünün daha erken taburcu edilmesiyle sonuçlanmış. Bu durum, tasarruf edilen 1102 hastane gününden 3.055.804$ (ortalama 44.938 $/hasta) tutarında kurumsal maliyet tasarrufuna karşılık gelmiş.

Sonuç olarak Oritavansin Gram-pozitif kan dolaşımı infeksiyonlarının ardışık tedavisinde erken taburculuğu kolaylaştıracak ve kurumsal maliyetten kaçınmayı sağlayacak etkili bir sıralı tedavi olabileceği sonucuna varılmış.

Texidor WM, Miller MA, Molina KC, et al. Oritavancin as sequential therapy for Gram-positive bloodstream infections. BMC Infect Dis. 2024; 24 (1): 127. 

Makale İçin Tıklayınız

Meşrutiyet Mah. Rumeli Cad.
İpek Apt. No. 70 D. 7
(Rumeli Eczanesi üstü),
34363 Şişli, İstanbul
Tel. ve Faks: (0212) 219 54 82
E-posta: klimik@klimik.org.tr