Klimik Bülteni - Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Yayın Organıdır
<
9
Ocak
2024
>

ESKİ SAYILAR

BÜLTEN ÜYELİĞİ

Türkiye’de Antimikrobiyal Yönetim ve İnfeksiyon Kontrolü (174. Web Konferans, 9 Ocak 2024)

9 Ocak 2024 Salı günü, 20.00-21.30 saatleri arasında “Türkiye’de Antimikrobiyal Yönetim ve İnfeksiyon Kontrolü” web konferansı yapılacaktır.

PROGRAM

Yöneten: Prof. Dr. Önder ERGÖNÜL
Koç Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Türkiye’de İnfeksiyon Kontrolünün Gelişimi
Prof. Dr. Önder ERGÖNÜL
Koç Üniversitesi, Tıp Fakültesi

İnfeksiyon Kontrol Komitesi’nin Önemi ve Sorumlulukları
Doç. Dr. Elif SARGIN-ALTUNOK
Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi

Antimikrobiyal Direnç ve İzlemi
Prof. Dr. Elif AKTAŞ
Sağlık Bilimleri Üniversitesi, İstanbul Şişli Hamidiye Etfal Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi

Antimikrobiyal Yönetim
Doç. Dr. Şiran KESKE
Koç Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Selam ve saygılarımızla.
KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu

KLİMİK 2024 Kongresinin Bilimsel Programı Açıklandı!

6-9 Mart 2024’te Antalya’da yapılacak XXIV. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (KLİMİK 2024) Kongresi’nin Bilimsel Programı açıklanmıştır.

Bilimsel Program İçin Tıklayınız

Prof. Dr. Kenan Midilli Tez Yarışması’na Son Başvuru Tarihi 21 Ocak 2024

İkincisini 24. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kongresi’nde düzenleyeceğimiz “Prof. Dr. Kenan Midilli Tez Yarışması”na 2022 veya 2023’te tezlerini tamamlamış üyelerimizin katılımını bekler tüm adaylara şimdiden başarılar dileriz.

Ayrıntılı Bilgi ve Başvuru İçin Tıklayınız

Prof. Dr. Enver Tali Çetin Genç Araştırmacı Ödülü’ne Son Başvuru Tarihi 4 Şubat 2024

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği, öne çıkan çalışması bulunan genç hekimleri Prof. Dr. Enver Tali Çetin Genç Araştırmacı 2023 Ödülü için başvurmaya davet ediyor!

Ayrıntılı Bilgi ve Başvuru İçin Tıklayınız

2023 Duke-ISCVID ve 2023 Duke-ESC Kriterlerinin Staphylococcus aureus Bakteriyemisi Olan Hastalarda İnfektif Endokardit Tanısı İçin Değerlendirilmesi

İnfektif endokardit (İE) tanısı için Duke kriterleri, Avrupa Kardiyoloji Derneği (ESC) ve Uluslararası Kardiyovasküler İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (ISCVID) tarafından 2023 yılında revize edilmiştir. Bu çalışma, Staphylococcus aureus bakteriyemisi (SAB) olan hastalara odaklanarak bu kriterlerin tanısal doğruluğunu değerlendirmeyi amaçlamış.

2014-2023 yılları arasında yürütülen bu çok merkezli İsviçre çalışmasında üç kohorttan elde edilen veriler bir araya getirilmiş. Kesin S. aureus İE (SAIE) ile Endokardit Ekibi (2018-23) veya İE uzmanı klinisyenler (2014-17) tarafından konulan tanılar arasındaki uyum derecesi değerlendirilerek Duke kriterlerinin her bir versiyonunun performansı değerlendirilmiş.

Analiz edilen 1344 SAB epizodu arasından 486’sı (%36) SAİE vakası olarak tanımlanmış. 2023 Duke-ISCVID ve 2023 Duke-ESC kriterleri (sırasıyla %81 ve %82), 2015 Duke-ESC kriterlerine (%75) kıyasla SAİE tanısı için daha duyarlı bulunmuş. Ancak 2015 kriterlerine (%99) kıyasla yeni kriterlerin, SAİE için özgüllüğü (her ikisi için de %96) daha düşük bulunmuş.  Spondilodiskitin, SAİE hastalarında izole SAB hastalarına kıyasla daha yaygın olduğu gösterilmiş (%7’ye karşılık %10, p=0.026). 2015 Duke-ESC minör vasküler kriterleri karşılayan hastalar hariç tutulduğunda, spondilodiskit insidansı SAİE ve SAB hastaları arasında benzermiş (%6’ya karşılık %5, p=0.461).

Bu çalışmada 2023 Duke-ISCVID ve 2023 Duke-ESC klinik kriterlerinin, 2015 Duke-ESC kriterlerine kıyasla SAİE tanısı için daha duyarlı olduğu gösterilmiş. Ancak duyarlılığın artışı özgüllüğün azalması pahasına gerçekleşmiştir. Gelecekte yapılacak çalışmalar, bu kriterlere eklenen her bir bileşenin etkisini değerlendirmeyi amaçlamalıdır.

Papadimitriou-Olivgeris M, Monney P, Frank M, et al. Evaluation of the 2023 Duke-ISCVID and 2023 Duke-ESC clinical criteria for the diagnosis of infective endocarditis in a multicenter cohort of patients with Staphylococcus aureus bacteremia. Clin Infect Dis. 2024: ciae003.

Makale İçin Tıklayınız

COVID-19 ile İlişkili Pulmoner Aspergilloz İçin Risk Faktörleri: Sistematik Bir Derleme ve Meta-Analiz

COVID-19 ile ilişkili pulmoner aspergillozun (CAPA), şiddetli COVID-19’da ortaya çıkan ve potansiyel olarak ölümcül bir komplikasyon olduğu bildirilmiştir. Bununla birlikte, CAPA için risk faktörleri bugüne kadar sistematik olarak ele alınmamıştır. CAPA ile ilişkili faktörleri belirlemek için yapılan bu sistematik inceleme ve meta-analizde beş tıbbi veri tabanı kapsamlı bir şekilde taranmış.

1 Aralık 2019’dan 27 Temmuz 2023’e kadar yayımlanan, yetişkinlerde (>18 yaş) en az altı CAPA vakasını tanımlayan ve CAPA için herhangi bir risk faktörünü değerlendiren tüm vaka kontrol ve kohort çalışmaları taranarak değerlendirilmiş. Tanımlanan 3561 kayıttan 27 makale meta-analize dahil edilmiş. COVID-19’lu 6848 hasta dahil edilmiş ve bunların 1324’üne (%19-3) CAPA teşhisi konulmuş. CAPA tanı oranları %2-5 (566 hastanın 14’ü) ile %47-2 (123 hastanın 58’i) arasında değişiklik göstermiş.

CAPA için sekiz risk faktörü belirlenmiş. Bu faktörler arasında önceden var olan kronik karaciğer hastalığı (odds oranı [OR] 2-70 [%95 CI 1-21-6-04], p=0-02; I2=%53), hematolojik maligniteler (OR2-47[1-27-4-83], p=0-008; I2=50%), kronik obstrüktif akciğer hastalığı (OR 2-00 [1-42-2-83], p<0-0001; I2=26%) ve serebrovasküler hastalık (OR 1-31 [1-01-1-71], p=0-05; I2=46%) vardır. İnvazif mekanik ventilasyon kullanımı (OR 2-83; %95 CI 1-88-4-24; p<0-0001; I2=69%), renal replasman tedavisi kullanımı (OR 2-26 [1-76-2-90], p<0-0001; I2=%14), COVID-19’un interlökin-6 inhibitörleri ile tedavisi (OR 2-88 [1-52-5-43], p=0-001; I2=%89) ve COVID-19’un kortikosteroidlerle tedavisi (OR 1-88 [1-28-2-77], p=0-001; I2=%66)   CAPA ile ilişkili olarak belirlenmiştir.

CAPA için belirlenen risk faktörlerinin, şiddetli COVID’li hastalarda hedefe yönelik antifungal profilaksi başlanmasında yardımcı olabileceği düşünülmektedir.

Gioia F, Walti LN, Orchanian-Cheff A, Husain S. Risk factors for COVID-19-associated pulmonary aspergillosis: a systematic review and meta-analysis. Lancet Respir Med. 2024: S2213-2600(23)00408-3.

Makale İçin Tıklayınız

Komplike Üriner Sistem İnfeksiyonlarında Günlük Fosfomisin ve Levofloksasin Karşılaştırması

ABD’de yalnızca sistit için onaylanan fosfomisin, en yaygın üropatojenlere karşı antimikrobiyal aktiviteye sahip olduğundan, ayaktan tedavi edilen komplike idrar yolu infeksiyonlarının (KİYİ) oral tedavisi için bir alternatif olabilir. Bu çalışma, KİYİ’lerde oral fosfomisinin ve oral levofloksasinin etkinliği değerlendiren, çok merkezli, randomize, açık etiketli, pragmatik üstünlük sağlayan bir klinik çalışmadır.

Katılımcılara 5-7 gün boyunca günlük 3 g fosfomisin veya 750 mg levofloksasin verilmiş. Mikrobiyolojik tedavi amaçlı popülasyona yalnızca 51 kişi dahil edilmiş. Klinik ve mikrobiyolojik iyileşmeler tedavinin sonunda ve tedavi sonrası dönemde (antibiyotiklerin başlangıcından yaklaşık 21 gün sonra) değerlendirilmiş. Katılımcılar, çoğunlukla kadın (%76) olmak üzere, yaş ortalaması 46.7 olan akut piyelonefrit (%88) olgularından oluşmaktaymış. Tedavinin sonunda (fosfomisin için %69 ve levofloksasin için %68) ve tedavi sonrası dönemde (fosfomisin için %84 ve levofloksasin için %86) klinik iyileşme benzer  bulunmuş; ancak fosfomisin için sayısal olarak daha düşük bir mikrobiyolojik başarı gözlenmiş (%84’e kıyasla %69).

Bu sınırlı verilerin fosfomisinin cUTI’lerin tedavisinde basamaklı tedavi olarak oral bir alternatif olabileceğini düşündürdüğü belirtilmiş.

Rouphael N, Winokur P, Keefer MC, et al. Daily fosfomycin versus levofloxacin for complicated urinary tract infections. mBio. 2023; 14 (5): e0167723.

Makale İçin Tıklayınız

Alternatif Bir Terapötik Hepatit-B Aşı Bileşeni Olarak Adjuvan Yüklü Partiküler Hepatit-B Çekirdek Antijeni

Hepatit-B çekirdek antijeni (HBcoreAg), aşı taşıyıcı platform olarak kullanılan güçlü bir immünojendir. Escerichia coli‘de üretilen HBcoreAg, rastgele bakteriyel RNA’yı (bRNA) kapsüller. Bu çalışmada heterolog protein-prime, viral-vektör-güçlendirici terapötik hepatit-B aşısını (TherVacB) kullanarak farklı HBcoreAg formlarının özellikleri karşılaştırılmış ve HBcoreAg içeriğinin antijen stabilitesini, immünojeniteyi ve antiviral etkinliği nasıl modüle ettiğini araştırmak amaçlanmış.

bRNA, HBcoreAg’den kapsid ayrıştırılmasıyla çıkarılmış, ardından spesifik nükleik asit bazlı adjuvanlar poli I:C veya CpG’nin yokluğunda veya varlığında yeniden birleştirilmiş. Boş, bRNA ve adjuvan yüklü HBcoreAg’nin morfolojisi ve yapısı, elektron mikroskobu ve nükleer manyetik rezonans spektroskopisi ile incelenmiş. Boş, bRNA içeren veya adjuvan yüklü HBcoreAg, hem vahşi tipte hem de HBV taşıyıcı farelerde TherVacB rejimi içerisinde HBsAg ile birlikte ve nükleik asit bazlı harici adjuvanla birlikte veya nükleik asit bazlı harici adjuvan olmadan uygulanmış.

HBcoreAg, bRNA’nın çıkarılması üzerine yapısını korurken stabilitesi ve immünojenitesi önemli ölçüde azalmış. HBcoreAg’nin nükleik asit bazlı adjuvanlarla yüklenmesi, kapsid benzeri antijenin stabilitesini yeniden sağlamış. Poli I:C- veya CpG yüklü HBcoreAg ile immünizasyon, birlikte uygulanan HBsAg’ye karşı yüksek antikor titrelerini tetiklemiş. TherVacB rejimi dahilinde uygulandığında, dışarıdan eklenen adjuvanla karşılaştırıldığında önemli ölçüde daha düşük adjuvan dozu gerektiren vahşi tip ve HBV taşıyıcı farelerde kuvvetli HBcoreAg ve HBsAg’ye karşı kuvvetli bir spesifik T hücresi aktivasyonu sağlamış. Son olarak, HBsAg ile karıştırılmış adjuvan yüklü HBcoreAg ile aşılama, HBV taşıyıcı farelerde uzun süreli HBV replikasyonu kontrolü sağlamış.

Adjuvan yüklü HBcoreAg, kapsid bütünlüğünü ve stabilitesini korumuş, in-vitro immunojenitesi daha düşük adjuvan seviyeleri gerektiren harici olarak adjuvanlanmış HBcoreAg kadar iyiymiş.

Rekombinant olarak üretilen bu madde bulaşıcı değildir ancak aşı geliştirmede güçlü bir immünojen olarak ortaya çıkmaktadır. HBcoreAg ve birlikte uygulanan bir antijenin bağışıklığını etkili bir şekilde destekleyebildiği gösterilmiş. Bu nedenle adjuvan yüklü HBcoreAg’nin yalnızca terapötik hepatit B aşıları için teşvik edici bir seçenek olarak hizmet etmekle kalmayıp aynı zamanda diğer aşı türleri için etkili bir adjuvan dağıtım sistemi olarak da görev yapabileceği vurgulanmış.

Su J, Taji ZH, Kosinska AD, et al. Introducing adjuvant-loaded particulate hepatitis B core antigen as an alternative therapeutic hepatitis B vaccine component. JHEP Rep. 2023: 100997.

Makale İçin Tıklayınız

Meşrutiyet Mah. Rumeli Cad.
İpek Apt. No. 70 D. 7
(Rumeli Eczanesi üstü),
34363 Şişli, İstanbul
Tel. ve Faks: (0212) 219 54 82
E-posta: klimik@klimik.org.tr