Klimik Bülteni - Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Yayın Organıdır
<
19
Aralık
2023
>

ESKİ SAYILAR

BÜLTEN ÜYELİĞİ

KLİMİK Podcast: Candida auris

KLİMİK podcast serisinin bir yenisi ile karşınızdayız. Konuğumuz Gazi Üniversitesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi ve aynı zamanda Türk Mikrobiyoloji Cemiyeti yönetim kurulu üyesi Prof. Dr. Ayşe KALKANCI. Hocamızla son dönemde sıklığı giderek artan bir kandida türü olan C. auris üzerine bir yayın hazırladık. Keyifli dinlemeler dileriz.

Podcast Yayınımızı Dinlemek Için Tıklayınız

2023 Yılında Yayımlanan Klinik Etkisi Yüksek Araştırmalar (172. Web Konferans, 19 Aralık 2023)

19 Aralık 2023 Salı günü, 20.00-21.30 saatleri arasında “2023 Yılında Yayımlanan Klinik Etkisi Yüksek Araştırmalar” web konferansı yapılacaktır.

PROGRAM
Yöneten:
 Prof. Dr. Yeşim TAŞOVA
Çukurova Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Toplumda Gelişen İnfeksiyonlar
Uzm. Dr. Taliha KARAKÖK
Fatsa Devlet Hastanesi

Hastanede Gelişen İnfeksiyonlar
Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Özlem METE
Gaziantep Üniversitesi, Tıp Fakültesi

COVID-19
Uzm. Dr. Yusuf Emre ÖZDEMİR
İstanbul Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim Araştırma Hastanesi

Selam ve saygılarımızla.
KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu

KLİMİK Hepatit Akademisi 2024 (19-21 Ocak 2024, Şanlıurfa)

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (KLİMİK) Derneği Viral Hepatit Çalışma Grubu (VHÇG) tarafından her yıl düzenlenen KLİMİK Hepatit Akademisi, bu yıl 19-21 Ocak 2024 tarihleri arasında Dünyanın bilinen en eski tapınağı olan Göbeklitepe’ye ev sahipliği yapan, ‘‘Peygamberler şehri’’ olarak da bilinen Şanlıurfa’da gerçekleştirilecektir.

Akademi eğitim programı İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji uzmanlık eğitimi almakta olan asistanlara yönelik olmakla birlikte, kontenjanın yeterli olması durumunda daha önce bu eğitime katılmamış olan uzmanları da kapsayacaktır. Akademi programı viral hepatitlere ilişkin temel bilgilerden oluşmaktadır. Akademide alanında uzman eğiticilerin ve bölgede yoğun bir şekilde hepatit takibi yapan uzman hekimlerin katkı sunduğu bir bilimsel etkinlik olması hedeflenmiştir.

KLİMİK Hepatit Akademisi 2024’e toplam 50 katılımcı kabul edilecek ve 30 katılımcının katılım ve konaklama giderleri uzmanlık derneğimizce karşılanacaktır. Başvurular başvuru formu doldurularak yapılmalıdır. Klimik Hepatit Akademisi 2024’ün viral hepatitlerle savaşım hedefimize katkıda bulunmasını dileriz.

Saygılarımızla.,
KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu

Bilgi ve Başvuru İçin Tıklayınız

Bilimsel Makale Hakemlik Kursu (10 Şubat 2024, İstanbul)

Derneğimizin iki bilimsel dergisi (KLİMİK Dergisi ve IDCM) ülkemiz ve uluslararası bilim ortamına katkı sunmaya devam ediyor. Dergilerimiz tanındıkça gönderilen yazıların sayısı da artıyor. Dergilerimize gelen yazıların bilimsel açıdan değerlendirilerek bilimsel kalitesinin artırılmasını bir eğitim süreci ve niteliksel gelişimin önemli bir bileşeni olarak görüyoruz.  Bu bakış açısıyla dergilerimize gelen yazıları değerlendirecek hakemler yetiştirmek üzere bir eğitim programı planlamış bulunmaktayız. Bilimsel makale yazımı ve değerlendirmesinin yanı sıra yayımcılık süreçleri hakkında da eğitimlerin yer alacağı bu programa kendini geliştirmek isteyen, iyi düzeyde İngilizce bilen asistan ve uzman arkadaşlarımızı davet ediyoruz.

10 Şubat 2024 Cumartesi günü yapılacak Bilimsel Makale Hakemlik Kursuna katılmak isteyenlerin 5 Ocak 2024tarihine kadar programa neden katılmak istediklerini açıklayan kısa bir niyet mektubu ve özgeçmişlerini ekleyerek başvuru formu ile başvurmalarını bekliyoruz. Kontenjanımız 30 kişi ile sınırlıdır. İstanbul dışından kursa kabul edilen derneğimiz üyesi 10 katılımcıya ulaşım bursu sağlanacaktır.

Saygılarımızla.
KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu

Bilgi ve Başvuru İçin Tıklayınız

Deprem Travması Hastalarında Acinetobacter baumannii‘ye Bağlı Yara İnfeksiyonu Salgın Analizi

Çoklu ilaca dirençli Acinetobacter baumannii, sağlık hizmetleriyle ilişkili infeksiyonlarda ve salgınlarda sıklıkla etken olmaktadır. Ülkemizden bildirilen bu çalışmada Kahramanmaraş depreminde yaralanan travma hastalarında A. baumannii‘ye bağlı yara infeksiyonlarının araştırılması amaçlanmış.

Bu retrospektif vaka-kontrol çalışması, 6 Şubat Türkiye depreminden etkilenen travma hastalarında A. baumannii’nin neden olduğu yara infeksiyonu salgını üzerine yapılmış. Depreme bağlı ezilme-travma yaralanması nedeniyle en az bir ekstremite ameliyatı geçiren hastalardan A. baumannii‘ye bağlı yara infeksiyonu olan hastalar vaka grubuna, infeksiyonu olmayan hastalar ise kontrol grubuna dahil edilmiş. Salgının kaynağının belirlenmesi için çevre kültürleri alınmış. Yara infeksiyonu etkeni A. baumannii suşlarının ilişkilerini doğrulamak için PFGE ile moleküler tiplendirme kullanılmış.

Olgu grubunda 44, kontrol grubunda ise 62 hasta dahil edilmiş. Çok değişkenli analizde enkaz altında geçen süre (odds ratio [OR]:1.02, 95% [CI]: 1.00- 1.04) ve hemodiyaliz (OR: 6.09, %95 CI: 1.64-22.66) infeksiyon için bağımsız risk faktörleri olarak belirlenmiş. İlk müdahalenin tam donanımlı üçüncü basamak hastanede yapılması, sahra hastanesinde yapılmasına göre infeksiyonu azaltıcı bir faktör olarak görülmüş (OR: 0.21, %95 GA: 0.06-0.68) ve salgının kaynağı olarak pansuman arabaları ve makaslar belirlenmiş.

Çalışmanın sonucu olarak infeksiyon kontrol önlemlerine uyum ve temiz cerrahi müdahalelerin yara yeri infeksiyonlarını azaltarak ve ekstremitelerin iyileşmesine olanak tanıyacağı; infeksiyon kontrol önlemlerine uymadaki sorunların ise Gram-negatif bakteri salgını gibi birçok soruna yol açabileceği önemle belirtilmiş.

Eryilmaz-Eren E, Yalcin S, Ozan F, et al. An outbreak analysis of wound infection due to Acinetobacter baumannii in earthquake-trauma patients. Am J Infect Control. 2023: S0196-6553(23)00835-0.

Makale İçin Tıklayınız

Eplerenonun Mineralokortikoid Reseptör Antagonizmi ve HIV’de Arteriyel İnflamasyon (MIRABELLA HIV Çalışması)

HIV’le yaşayan kişiler (PWH) arasında aterosklerotik hastalık riski 1.5 ila 2.0 kat artmıştır. Renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin artan aktivasyonunun, bu popülasyonda arteriyel inflamasyonun artmasına katkıda bulunabileceği belirtilmektedir. Bu çalışmada Bilinen kardiyovasküler hastalığı olmayan ve iyi tedavi edilmiş HIV’li bireylerde eplerenon tedavisinin arteriyel inflamasyon üzerindeki etkilerinin belirlenmesi amaçlanmış.

Bu çalışma Şubat 2017 ile Mart 2022 tarihleri arasında planlanmış. Katılımcılar MIRABELLA çalışmasına kaydedildikten sonra eplerenon ve plasebo gruplarının 12 aylık tedavi sonrasında arteriyel inflamasyonu değerlendirmek için aort ve karotis arterlerin 18F-fludeoksiglukoz-pozitron emisyon tomografisi/bilgisayarlı tomografi (18F-FDG PET/CT) görüntülemesi yapılmış. Çalışmaya benzer yaş, vücut kitle indeksi ve cinsiyete sahip 26 katılımcı (13 eplerenona karşı 13 plasebo) eklenmiş.

Birincil sonuç, 12 aylık tedaviden sonra indeks damarında arteriyel duvar iltihabının bir ölçüsü olan hedef-arka plan oranında değişiklik (TBR) olarak belirlenmiş. İndeks damarı, her katılımcıda başlangıçta en yüksek TBR’ye sahip damar (aort, sol karotis arter veya sağ karotis arter) olarak tanımlanmış. Bulgular değerlendirildiğinde eplerenon tedavisi, birincil son nokta olan indeks damarının TBR’sinde bir azalma ile ilişkili bulunmuş. [eplerenona karşı plasebo: model tedavi etkisi, −0.31; %95 CI, −0.50 ila −0.11; p=.006; yüzde değişimi, −12.4% (IQR, −21.9 ila −2.6%) karşı %5.1 (IQR, −1.6% ila %11.0); p=.003].

Sonuç olarak bu küçük randomize klinik çalışmada, eplerenon, bilinen kardiyovasküler hastalığı olmayan ve iyi tedavi edilmiş HIV’li bireylerde arteriyel inflamasyonda azalma ile ilişkili bulunmuş ve daha büyük çalışmalar ile eplerenonun bu bireylerde inflamatuar aracılı kardiyovasküler hastalık için potansiyel bir tedavi stratejisi olup olmadığını araştırılması gerektiği vurgulanmış.

Srinivasa S, Abohashem S, Walpert AR, et al. Mineralocorticoid receptor antagonism by eplerenone and arterial ınflammation in HIV: the MIRABELLA HIV study. JAMA Cardiol. 2023: e234578.

Makale İçin Tıklayınız

Toplum Kökenli Pnömoni Nedeniyle Hastaneye Yatırılan Böbrek Nakli Alıcılarında Şiddetli Pnömoninin Öngörülmesi İçin Risk Puanlarının Kıyaslanması

Toplum kökenli pnömoniye (TKP) ilişkin risk skorları, bağışıklığı yeterli hastalarda standardize değerlendirme için ve ciddi pnömoni ve ölüm riski taşıyan hastaları belirlemek için yaygın olarak kullanılmaktadır. Buna karşın bağışıklık sistemi baskılanmış hastalarda pnömoniye özgü risk skorlarının prognostik değeri belirsizdir ve kanıtlar sınırlıdır. Bu çalışmada böbrek nakli alıcılarında farklı pnömoni risk skorlarının kıyaslanması amaçlanmış.

Çalışmada 310 nakil hastasındaki ilk 310 TKP epizodu retrospektif olarak analiz edilmiş. Şiddetli pnömoni ve infeksiyonun prognozu ve mortalitesi için klinik sonuçlar değerlendirilmiş. Bu amaçla sekiz farklı risk skoru (CRB-65, CURB-65, DS-CRB-65, qSOFA, SOFA, PSI, IDSA/ATS minör kriterleri, NEWS-2) kullanılmış. Toplamda 310 hastanın 16’sı (%5.2) mortal seyretmiş ve 48’inde (%15.5) ciddi pnömoni gelişmiş. ROC analizine göre SOFA ve NEWS-2) en iyi performansı göstermiş ve ciddi pnömoniyi daha yüksek oranlarda öngörmüş.

Sonuç olarak özellikle immün sağlam bireyler için sıklıkla kullanılan skorların immün sistemi baskılanmış bireylerde kullanımının uygun olmadığı ve düşük puanlarda bile hastaların mortal seyredebileceği belirtilmiş. Dolayısıyla bu hastaların hastaneye yatış kararında daha dikkatli olması gerektiği vurgulanmış.

Müller-Plathe M, Osmanodja B, Barthel G, et al. Validation of risk scores for prediction of severe pneumonia in kidney transplant recipients hospitalized with community-acquired pneumonia. Infection. 20 Kasım 2023.

Makale İçin Tıklayınız

Yeni İnşa Edilen Bir Cerrahi Servisin İlk Yılında Hastalar ile Hastane Ortamı Arasında Karbapeneme Dirençli Gram-negatif Bakterilerin Çapraz Bulaşması

Hastanelerde karbapeneme dirençli Gram-negatif bakterilerin bulaşması ve salgınları genellikle atık su ortamının kirlenmesiyle ilişkilidir. Bu çalışmada Almanya’nın Heidelberg Üniversitesi Hastanesi’nde yeni inşa edilen bir binanın cerrahi ara ve yoğun bakım ünitelerinin ilk kullanım yılında hastane atık su ortamındaki kolonizasyonu araştırmak için ileriye dönük bir gözlemsel bir çalışma olarak planlanmış.

Çalışma amacıyla atık su sisteminin (tuvaletler ve lavabolar) açılıştan bir ay önce başlamak üzere 12 ay boyunca aylık taramaları gerçekleştirilmiş. Hastaların haftalık rektal taramaları da paralel olarak gerçekleştirilmiş ve bakteriyel izolatlar tam genom dizilimi ile karakterize edilmiş. Kabul edilen 1978 hastanın 27’sinin (%1.4) karbapeneme dirençli Gram-negatif bakteriler ile kolonize/infekte olduğu saptanmış. Yerleşimin ilk ayında, karbapenem dirençli Gram-negatif bakteriler ile kolonize/infekte olmuş yedi hasta tespit edilmiş, ancak çevresel rezervuarların hiçbirinde üreme saptanmamış. Kanalizasyon sistemindeki izolatlarının ilk tespiti, ilk yerleşimden beş ay sonra saptanmış. Daha önce kolonize olmamış iki hasta, kanalizasyon sisteminde kolonize olan Pseudomonas aeruginosa suşları ile kolonize/infekte olmuş.

Sonuçta hastalar ile hastane ortamı arasındaki çapraz bulaşma çift yönlü olduğu ve hastane atık su ortamının kirlenmesinin kalıcı kolonizasyona yol açabileceği, bu durumun da karbapeneme dirençli Gram-negatif bakterilerin nozokomiyal edinimi için bir rezervuar görevi görebileceği ifade edilmiş.

Boutin S, Scherrer M, Späth I, Kocer K, Heeg K, Nurjadi D. Cross-contamination of carbapenem-resistant Gram-negative bacteria between patients and hospital environment in the first year of a newly built surgical ward. J Hosp Infect. 2023: S0195-6701(23)00390-0.

Makale İçin Tıklayınız

Meşrutiyet Mah. Rumeli Cad.
İpek Apt. No. 70 D. 7
(Rumeli Eczanesi üstü),
34363 Şişli, İstanbul
Tel. ve Faks: (0212) 219 54 82
E-posta: klimik@klimik.org.tr