21 Kasım 2023 Salı günü, 20.00-21.30 saatleri arasında “Türkiye’de Salmonella İnfeksiyonları” web konferansı yapılacaktır.

PROGRAM

Yöneten: Prof. Dr. Ayşe WILLKE-TOPÇU
Academic Hospital, İstanbul

Epidemiyoloji ve Mikrobiyal Direnç
Doç. Dr. Süheyla KÖMÜR
Çukurova Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Bağışıklığı Baskılanmış Konakta Salmonella İnfeksiyonları
Prof. Dr. Funda YETKİN
İnönü Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Non-tifoidal Salmonella İnfeksiyonları
Doç. Dr. Handan ALAY
Atatürk Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Selam ve saygılarımızla.
KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu

Antimikrobiyal direnç artık dünya çapında ciddi bir sorundur. Gelişmekte olan ülkelerde insanlar doğru antimikrobiyal tedaviye erişemedikleri için ölürken, uygunsuz kullanımdan kaynaklanan antimikrobiyal direnç ise her kıtada endişe yaratmaktadır. Bu nedenle Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), ülkelerin antimikrobiyal direncini izlemeye ve müdahaleleri uygulamaya yönelik sistemler kurmalarına yardımcı olmak için küresel stratejiler oluşturmakta ve kılavuzlar yayınlamaktadır. Ayrıca 18-24 Kasım tarihleri antimikrobiyal direnci konusunda farkındalığı ve anlayışı artırmak amacıyla Antimikrobiyal Direnci Farkındalık Haftası olarak belirlenmiş ve özellikle tek sağlık paydaşları arasında en iyi uygulamaları teşvik etmek amacıyla küresel bir kampanya olarak duyurulmuştur. Her yıl düzenlenen bu haftanın 2023 yılı teması ise 2022’de olduğu gibi “Antimikrobiyal direncin birlikte önlenmesi” olarak bildirilmiştir.

Bildirge İçin Tıklayınız

Spesifik bakteriyel patojenlerin neden olduğu pnömoninin prevalansı, hasta özellikleri, hastane özellikleri ve bakterilerin bölgesel antimikrobiyal direnç (AMR) oranındaki farklılıklara bağlı olarak değişebilir. Yaşam beklentisinin artması, hastalığın ciddiyetinin artması ve viral pandemilerin ortaya çıkması gibi sağlık hizmetleri ve toplumsal değişiklikler, pnömoniye neden olan bakterilerde değişikliklere neden olabilir ve hastane kaynaklı bakteriyel pnömoni (HABP) hastaların prognozu üzerinde daha etkili olabilir.

Bu çalışmada hastane kaynaklı bakteriyel pnömoniye (HABP) neden olan patojenlerin prevalansında son yıllarda meydana gelen değişiklikleri ve antimikrobiyal direnç paternlerini değerlendirmeyi ve HABP’li hastalarda 28 günlük tüm nedenlere bağlı mortalite (ACM) için risk faktörlerini tanımlamak amaçlanmış.

2011-2021 yılları arasında iki üniversite hastanesine kabul edilen ventilatör ilişkili ve ventilatör ilişkili olmayan bakteriyel pnömoni hastaları rastgele ayrıştırılarak eğilim skoru eşleştirmeli bir çalışma gerçekleştirilmiş.

Toplamda 17 250 HABP hastası çalışmaya dahil edilmiş. Staphylococcus aureus HABP’nin yıllık insidansı çalışma dönemi boyunca azalırken, Klebsiella pneumoniae HABP’nin insidansı her yıl önemli ölçüde artmış. Aynı dönemde, S.aureus‘un metisiline direnç oranı %88.4’ten %64.4’e düşerken,  K. pneumoniae‘nın karbapenemlere direnç oranı %0’dan %38’e yükselmiş. A. baumannii [düzeltilmiş odds oranı (aOR) 1.50, %95 güven aralığı (CI) 1.25-1.79], K. pneumoniae (aOR 1.28, %95 CI 1.16-1.40) ve Stenotrophomonas maltophilia (aOR 1.32, %95 CI 1.05-1.66) kaynaklı HABP 28 günlük ACM için bir risk faktörü olarak saptanmış. Metisiline dirençli S. aureus ve karbapeneme duyarlı olmayan A. baumannii veya K. pneumoniae’nin neden olduğu HABP’li hastaların sağkalım olasılığı anlamlı derecede düşükmüş. Öncesinde koronavirus hastalığı 2019 (COVID-19) olan HABP, yüksek 28 günlük ACM (aOR 5.40, %95 CI 3.03-9.64) ve yüksek bakteriyemik pnömoni insidansı (aOR 40.55, %95 CI 5.26-312.79) ile ilişkiliymiş.

Sonuç olarak HABP’ye neden olan patojenlerde yıllık insidans ve başlıca terapötik antimikrobiyal ajanlara direnç oranları açısından değişen eğilimler gösterilmiş. HABP’ye neden olan bakteriyel patojenler, antimikrobiyal direnç fenotipleri ve önceki COVID-19, HABP’nin kan dolaşımı infeksiyonuna ilerlemesi ve infekte hastalarda 28 günlük tüm nedenlere bağlı mortalite ile önemli ölçüde ilişkiliymiş.

Choi MH, Kim D, Lee KH, Cho JH, Jeong SH. Changes in the prevalence of pathogens causing hospital-acquired bacterial pneumonia and the impact of their antimicrobial resistance patterns on clinical outcomes: a propensity-score-matched study. Int J Antimicrob Agents. 2023; 62 (3): 106886.

Makale İçin Tıklayınız

Pseudomonas aeruginosa’daki antimikrobiyal direnç karmaşık ve çok yönlüdür. Yeni β-laktamaz inhibitörleri (BLI’ler) avibaktam, relebaktam ve vaborbaktam serin bazlı β-laktamazları inhibe ederken, yeni β-laktam (BL)/BLI kombinasyonlarının serin karbapenemaz üreten P. aeruginosa‘ya karşı karşılaştırmalı gücü bilinmemektedir.

Bu çalışmada seftazidim/avibaktam, seftazidim, imipenem/relebaktam, imipenem, meropenem/vaborbaktam ve meropenem’in serin β-laktamaz üreten P. aeruginosa‘ya karşı in vitro aktivitesini karşılaştırılması amaçlanmış.

Karbapenem dirençli P. aeruginosa izolatları, Karbapenem dirençli P. aeruginosa‘ya Karşı Geliştirilmiş Akılcı Antimikrobiyaller Küresel Gözetimi (ERACE-PA) aracılığıyla derlenmiş. Serin bazlı karbapenemazlar için pozitif olan izolatlar değerlendirilmeye alınmış. MİK değerleri, her yeni BL/BLI ve yalnızca BL’ye sıvı mikrodilüsyonu yoluyla belirlenmiş.

En sık tanımlanan karbapenemaz GES (n=59) olmuş, bunu KPC (n=8) izlemiş. Seftazidim/avibaktamın MIC 50 /MIC 90 değerleri 4/8 mg/L ve izolatların %91’i duyarlıymış. Buna karşılık, seftazidim tek başına izolatların yalnızca %3’üne karşı aktifmiş. İmipenem/relebaktamın MIC 50 /MIC 90 değerleri 16/>16 mg/L olup tüm izolatların %13’ü duyarlı olarak tanımlanmıştır. KPC üreten izolatların %38’i imipenem/relebaktam’a duyarlıyken, hiçbiri imipeneme duyarlı bulunmamış. Meropenem/vaborbaktam MIC 50 /MIC 90 >16/>16 mg/L ve izolatların %6’sı duyarlı olup bu oran tek başına meropenem ile benzer bulunmuş (MIC 50 /MIC 90, >8/>8 mg/L; %3 duyarlı); bu da vaborbaktam ilavesinin birlikte eksprese edilen, enzimatik olmayan direnç mekanizmalarının üstesinden gelemeyeceğini düşündürmüş.

Sonuç olarak yeni BL/BLI’lar arasında seftazidim/avibaktam daha iyi in vitro aktivite göstermiştir ve bu nedenle serin karbapenemaz barındıran P. aeruginosa için rasyonel bir tedavi seçeneği olarak belirlenmiş. İmipenem/relebaktam özellikle blaKPC’li izolatlara karşı bir miktar aktivite gösterirken, meropenem/vaborbaktam tek başına meropenem ile benzer MİK değerleriyle zayıf aktivite sergilemiş.

Lee SY, Gill CM, Nicolau DP; ERACE-PA Global Study Group. Activity of novel β-lactam/β-lactamase inhibitor combinations against serine carbapenemase-producing carbapenem-resistant Pseudomonas aeruginosa. J Antimicrob Chemother. 2023: dkad225.

Makale İçin Tıklayınız

Candida auris, küresel olarak ortaya çıkan çoklu ilaca dirençli bir mantardır. Bu patojenin, özellikle yoğun bakım ünitesinde (YBÜ) tedavi gören hastalar arasında hastane içi yayılıma neden olduğu bilinmektedir. Diğer Candida türlerinden farklı olarak C. auris, zorlu koşullar altında cansız yüzeylerde uzun süre canlı kalabilmekte ve hastanın cildinde hızla kolonize olabilmektedir. İmplante edilen tıbbi cihazlar ve çevre üzerindeki biyofilm oluşumu, hastanede yatış sırasında edinimi kolaylaştırmaya katkıda bulunur. COVID-19 salgını, C. auris‘in daha da yayılmasına potansiyel olarak katkıda bulunmuştur. Bu durum, geniş spektrumlu antibiyotik kullanımındaki büyük artışa, yoğun bakım ünitelerinde veya COVID-19 bakım ünitelerinde infeksiyon önleme ve kontrol (IPC) politikalarındaki eksikliklere ve kritik hastalarda merkezi venöz/arteriyel erişim cihazlarının yaygın kullanımına bağlanabilir.

Şiddetli Akut Solunum Yolu Sendromu Koronavirus 2 (SARS-CoV-2) omikron varyantının yükselişi sırasında Vietnam’dan Güney Kore’deki üçüncü basamak bir hastaneye nakledilen şiddetli COVID-19 hastasından kaynaklanan bir C. auris salgınıyla karşılaşılmış. Burada, yoğun bakım ünitesindeki çeşitli ortamlar ve sağlık çalışanları için büyük ölçekli aktif gözetim kültürlerinin (ASC) yanı sıra temas önlemleri ve izolasyonun (CPI) uygulanması da dahil olmak üzere IPC müdahaleleri sırasında karşılaşılan zorluklar sunulmuş.

Ocak 2022’de Vietnam’dan nakledilen şiddetli COVID-19’lu indeks hastada, hastaneye kaldırıldıktan 10 gün sonra C.auris  kandidemisi gelişmiş. Haziran 2022 ortasından Ocak 2023’e kadar üç yoğun bakım ünitesinde güçlendirilmiş infeksiyon önleme ve kontrol (IPC) uygulanmış: (1) C. auris pozitif vakalar için temas önlemleri ve izolasyon (CPI), (2) yaygınlığını saptamak için hastalar veya yakın temaslılar veya YBÜ’de yerleşik sağlık çalışanlarının sürveyans kültürleri (N=718), (3) 10 kat seyreltilmiş çamaşır suyuyla yoğun çevre dezenfeksiyonu ve (4) tüm YBÜ hastaları için %2 klorheksidin banyosu. Yüzeyler ve paylaşılan cihazlar (N=276) üzerindeki çevresel kültürler (ECx) ile ilgili çalışmalar, tüm ECx’lerin negatif olduğu Eylül 2022’nin başlarına kadar sürdürülmüş.

Şubat 2022 ile Ocak 2023 arasında C. auris pozitif 53 hasta arasında invazif infeksiyonlar yedi kandidemi ve bir pnömoni ile sonuçlanmış. Kulak kiri ile kontamine olmuş yeniden kullanılabilir timpanik termometrelerden (TTM’ler) C. Auris izole edilmiş. ECx’te C. auris izolasyon oranı Haziran’da %6.8’den Ağustos 2022’de %2.0’ye düşmüş ve TTM’lerde artık tespit edilmemiş. Sağlık çalışanlarında kolonizasyon oldukça nadirmiş (%0.5). C. auris-pozitif hastalar Temmuz ayında zirveye ulaşmış (N=10) ancak kademeli olarak azalmış. Ocak 2023 itibariyle, YBÜ’de hiç C. auris izole edilmemiş.

Temas önlemleri ve izolasyon, ortam kültürleri ve sürveyans, TTM’lerin dekontaminasyonu ve banyo ile agresif IPC önlemleri, C. auris salgınının başarılı bir şekilde kontrol edilmesinde etkili olmuş.

Lee EH, Choi MH, Lee KH, Kim D, Jeong SH, Song YG, Han SH. Intrahospital transmission and Infection Control of Candida auris Originating from a Severely Infected COVID-19 Patient Transferred Abroad. J Hosp Infect. 2023: S0195-6701(23)00352-3.

Makale İçin Tıklayınız

Clinical Microbiology Review dergisinin 08.11.2023 tarihli sayısında yeni KPC varyantları ile ilişkili ayrıntılı bir derleme yer alıyor. Bu sorunu yazarlar şu şekilde özetlemekteler:

“Klebsiella pneumoniae karbapenemaz (KPC) ile karşılaştırıldığında amino asit sekansında gelişen farklılıklarla ortaya çıkan KPC varyantları, karbapenem dirençli Enterobakterales infeksiyonlarının tedavisinde öncü bir antimikrobiyal ajan olan seftazidim-avibaktamın (CZA) kullanımını azaltmıştır.  Şu ana kadar dünya çapında 150’den fazla blaKPC varyantı rapor edilmiş ve yeni varyantların çoğu son üç yılda keşfedilmiştir. Bu da kamuoyunun alarma geçmesini gerektirmektedir. KPC varyantlarında seftazidime olan afinite artarken avibaktama olan afinite zayıflamaktadır. Böylece CZA’ya karşı bakteriyel direnç ortaya çıkmaktadır. Şu anda KPC varyantlarının neden olduğu infeksiyonların tanı ve tedavisine yönelik önerilerde bulunacak bir kılavuz veya uzman fikir birliği henüz mevcut değildir. Ayrıca meropenem-vaborbaktam, imipenem-relebaktam ve diğer yeni β-laktam-β-laktamaz inhibitör kombinasyonlarının KPC varyantları üzerindeki etkinliği konusunda çok az veri bulunmaktadır. Bu derleme, bu yeni büyük halk sağlığı tehdidini duyurmak için dünya çapında klinik özellikleri, risk faktörlerini, epidemiyolojik özellikleri, antimikrobiyal duyarlılık profillerini, blaKPC varyantlarını tespit etme yöntemlerini, tedavi seçeneklerini ve blaKPC varyantlarının gelecekteki perspektiflerini tartışmayı amaçlamaktadır.”

Ding L, Shen S, Chen J, et al. Klebsiella pneumoniae carbapenemase variants: the new threat to global public health. Clin Microbiol Rev. 2023: e0000823.

Makale İçin Tıklayınız