KLİMİK Podcast yayınlarımızın altıncısıyla karşınızdayız. Bugün Gazi Üniversitesine ve KLİMİK derneğine yıllarca emek veren değerli hocamız Prof. Dr. Firdevs Aktaş konuğumuz. Hocamız derneğimizde uzun yıllar etik kurul üyeliği ve başkanlığı, İHKMEYK sınav komisyonu üyeliği yapmıştır. 2021 yılından itibaren derneğimizin onur kurulu üyesidir. Emekli olduktan sonra LÖSANTE hastanesinde infeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji uzmanı olarak çalışmaya devam etmektedir. Hocamızla farklı kurumlardaki deneyimleri ve infeksiyon hastalıkları uzmanlarından beklentiler üzerine yaptığımız keyifli sohbeti bu podcast’te bulabilirsiniz. Keyifli dinlemeler dileriz.

Saygı ve sevgilerimizle,

Klimik Podcast Ekibi

Podcast Yayınımızı Dinlemek İçin Tıklayınız

Eylül 2023’ün 5 soru 5 yanıtı yayımlandı. Soruları yanıtlamak için KLİMİK Derneği web sitesi üzerinden ya da uygulama şifrenizle giriş yapabilirsiniz.

5 Soru 5 Yanıt İçin Tıklayınız

İçeriği “Dirençli Gram-negatif Çomak İnfeksiyonları” olarak belirlenmiş olan KLİMİK 7/37 Toplantıları‘nın beşincisi 22 Eylül 2023 Cuma günü Atatürk Üniversitesi Rektörlüğü, Mavi Salon, Erzurum’da yapılıyor.

Tüm üyelerimizi hem dirençli patojenleri hem de alanımızın geleceğini konuşacağımız bu toplantıya katılmaya davet ediyoruz.

Selam ve saygılarımızla.
KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız

Karbapenemaz üreten (CP) Escherichia coli (CP-Ec) küresel bir halk sağlığı tehdididir. Bu çalışmada prospektif bir kohorttan elde edilen CP-Ec izolatlarına sahip çeşitli ülkelerden hastaların klinik ve moleküler epidemiyolojisini ve sonuçlarının tanımlanması amaçlanmış.

Altı ülkedeki 26 hastaneden CP-Ec’li hastalar çalışmaya dahil edilmiştir. Klinik veriler toplanmış ve izolatlara tüm genom dizilemesi uygulanmış. Metallo-β-laktamaz (MBL) olan ve olmayan izolatlarla ilişkili klinik ve moleküler özellikler ve sonuçlar karşılaştırılmış.  Birincil sonuç, indeks kültürden 30 gün sonra ölçülen ‘desirability of outcome ranking’olarak belirlenmiş (DOOR). DOOR bir çalışmadaki tüm katılımcılarından elde edilen genel sonuçların arzu edilirliğine göre sıralanmasıdır (Şekil 1).

Klebsiella ve diğer Enterobacterales-2’de (CRACKLE-2) karbapenemlere karşı direnç konsorsiyumunda yer alan 114 CP-Ec izolatının 49’u bir MBL, en yaygın olarak da blaNDM-5 (38/49, %78) barındırıyormuş. MBL-Ec’nin ağırlıklı olarak Çin’deki hastalar (23/49) arasında bulunduğu güçlü bölgesel farklılıklar kaydedilmiş. Klinik olarak, MBL-Ec MBL olmayanlara göre daha sık idrar kaynaklıymış (%49’a karşı %29) ve bu suşlar infeksiyon kriterlerini daha az karşılıyormuş (%39’a karşı %58, p=0.04). İnfeksiyonu olan hastalar arasında, MBL-Ec olan rastgele seçilmiş bir hasta için, MBL-Ec olmayanlara kıyasla daha iyi bir DOOR sonucu olasılığı %62 olarak saptanmış (%95 GA: %48,2-74,3). İnfekte hastalar arasında, MBL-Ec ile karşılaştırıldığında, MBL-Ec olmayanlarda 30 günlük (%26’ya karşı %0; p=0.02) ve 90 günlük (%39’a karşı %0; p=0.001) mortalite artmıştır.

CP-Ec’nin önemli coğrafi farklılıklarla birlikte tüm dünya için ciddi bir tehdit olduğu belirtilmiş. Bakteriyel özellikler, klinik seyir ve sonuçlar MBL-Ec ve MBL-Ec olmayanlar arasında farklılık göstermiş. Daha sık olarak kandan izole edilen MBL dışı izolatlar arasında mortalite daha yüksek bulunmuş, ancak bu bulguların bölgesel farklılıklar nedeniyle karışmış olabileceği söylenmiş.

Boutzoukas AE, Komarow L, Chen L, et al. International epidemiology of carbapenemase-producing Escherichia coli. Clin Infect Dis. 2023; 77 (4): 499-509.

Makale İçin Tıklayınız

Bu çalışmanın amacı, Avrupa genelinde Candida spp. dağılımını ve kandidemi antifungal direncini değerlendirmekmiş. İzolatlar, 01-07-2018 ile 31-03-2022 tarihleri arasında yürütülen 3. European Confederation of Medical Mycology (ECMM) Kandida Avrupa çok merkezli gözlemsel çalışmasının bir parçası olarak toplanmış. Her merkez (nüfus büyüklüğüne göre belirlenen maksimum sayı/ülke) ∼10 ardışık vaka dahil etmiş.

İzolatlar merkezi laboratuvarlara sevk edilmiş ve morfoloji ve MALDI-TOF ile tanımlanmış, gerektiğinde ITS dizilimi ile desteklenmiş. Beş antifungal için EUCAST MİK değerleri belirlenmiş. Ekinokandine dirençli izolatlar için fks sekanslama yapılmış. On yedi ülkedeki 41 merkezden elde edilen 399 izolat C. albicans (%47.1), C. glabrata (%22.3), C. parapsilosis (%15.0), C. tropicalis (%6.3), C. dubliniensis ve C. krusei (her biri %2.3) ve diğer türleri (%4.8) içermekteymiş. Avusturya’nın en yüksek C. albicans oranına (%77), Çek Cumhuriyeti, Fransa ve Birleşik Krallık’ın en yüksek C. glabrata oranına (%25-33), İtalya ve Türkiye’nin ise en yüksek C. parapsilosis oranına (%24-26) sahip olduğu bulunmuş. Tüm izolatlar amfoterisin B’ye duyarlıymış. Flukonazol direnci %4 C. tropicalis, %12 C. glabrata (Avrupa’daki altı ülkeden), %17 C. parapsilosis (Yunanistan, İtalya ve Türkiye’den) ve %20 diğer Candida türlerinde bulunmuş. Dört izolat anidulafungin ve mikafungine dirençli (vahşi tip olmayan) ve beşi sadece mikafungine dirençli bulunmuş.Bunların 3/3’ü ve 2/5’i dizilenmiş ve C. parapsilosis‘te yeni bir L657W dahil olmak üzere fks değişiklikleri barındırmış. Epidemiyoloji merkezler ve ülkeler arasında farklılık göstermiş. Edinilmiş ekinokandin direnci nadir olmakla birlikte anidulafungin ve mikafungine karşı diferansiyel duyarlılık ve dirençli C. parapsilosis içeriyormuş. Flukonazol ve vorikonazol çapraz direnci C. glabrata ve C. parapsilosis‘te yaygınmış ancak coğrafi yaygınlığı farklıymış (Şekil 1–Şekil 2).

Arendrup MC, Arikan-Akdagli S, Jørgensen KM, et al. European candidaemia is characterised by notable differential epidemiology and susceptibility pattern: Results from the ECMM Candida III study. J Infect. 2023: S0163-4453(23)00451-6.

Makale İçin Tıklayınız

Peritonit, otomatik periton diyalizi (APD) uygulanan hastalarda morbiditeyi artıran ve sıklıkla hastaları periton diyalizi programından çıkaran ciddi bir komplikasyondur. Seftazidim/avibaktam (CAZ/AVI), dirençli Gram-negatif bakterilerin neden olduğu peritoniti olan APD hastaları için potansiyel bir tedavi seçeneğidir, ancak APD uygulanan hastalarda sistemik ve hedef bölge farmakokinetiği (PK) hakkında sınırlı veri mevcuttur. Bu çalışma, APD geçiren hastaların plazma ve periton diyalizatında (PDS) CAZ/AVI’nin PK’sini araştırmak üzere yola çıkmış.

APD uygulanan sekiz hasta üzerinde prospektif, açık etiketli bir PK çalışması yürütülmüş. CAZ/AVI 120 dakika boyunca 2 g/0,5 g’lık tek bir intravenöz doz olarak uygulanmış. Periton diyalizi döngüleri ilacının uygulanmasından 15 saat sonra uygulanacak şekilde ayarlanmış. Uygulamanın başlamasından sonraki 24 saat boyunca periton diyalizat sıvısı ve plazma örneklemesi yapılmış. PK parametreleri popülasyon PK modellemesi ile analiz edilmiş. Hedefe ulaşma olasılığı (PTA) farklı CAZ/AVI dozları için simüle edilmiş.

Her iki ilacın (CAZ ve AVI) plazma ve periton diyalizatındaki PK profilleri benzermiş, bu da iki ilacın da sabit doz kombinasyonu için çok uygun olduğunu gösteriyormuş. İki kompartmanlı bir model her iki ilacın PK’sını en iyi şekilde tanımlamış. Tek bir 2 g/0,5 g CAZ/AVI dozu, her iki ilacın PK/PD hedeflerini çok aşan konsantrasyonlara yol açmış. Monte Carlo simülasyonlarında, en düşük doz (750/190 mg CAZ/AVI) bile plazma ve diyalizatta 8 mg/L’ye (Pseudomonas aeruginosa için Avrupa Antimikrobiyal Duyarlılık Testi Komitesi epidemiyolojik sınır değeri) kadar MİK’ler için >%90 PTA elde etmiş.

PTA simülasyonları temelinde, IV olarak uygulanan 750/190 mg CAZ/AVI dozu APD uygulanan hastalarda plazma ve periton sıvısı infeksiyonlarını tedavi etmek için yeterli olacağı belirtilmiş.

Al Jalali V, Matzneller P, Pham AD, et al. Plasma and intraperitoneal pharmacokinetics of ceftazidime/avibactam in peritoneal dialysis patients. Clin Microbiol Infect. 2023; 29 (9): 1196.e1-1196.e7.

Makale İçin Tıklayınız

Reçetesiz antibiyotik kullanımı güvenli değildir ve antimikrobiyal direnç riskini artırabilir. Hasta, sağlık sistemi ve klinik karşılaşma faktörlerinin (1) Amerika Birleşik Devletleri’nden satın alınan, (2) arkadaş veya akrabalardan temin edilen, (3) yurtdışından satın alınan veya (4) bu kaynaklardan herhangi birinden temin edilen reçetesiz antibiyotik kullanımı üzerindeki etkisi değerlendirilmiş.
Anket Ocak 2020-Haziran 2021 tarihleri arasında Amerika Birleşik Devletleri’nin Teksas eyaletinde kamu tarafından finanse edilen altı birinci basamak kliniğinde ve iki özel acil servis kiliniğinde gerçekleştirilmiş. Katılımcılar, bu klinik ortamlardan birine başvuran yetişkin hastalardan oluşmuş. Reçetesiz antibiyotik kullanımı, reçetesiz antibiyotik kullanımı olarak tanımlanmış; kullanım amacı ise gelecekte reçetesiz antibiyotik kullanımına yönelik beyan edilen niyet olarak belirlenmiş.

Ankete katılan 564 kişiden (%33 Siyah ve %47 Hispanik veya Latin) 246’sı (%43.6) daha önce reçetesiz antibiyotik kullandığını ve 177’si (%3.,4) reçetesiz antibiyotik kullanma niyetinde olduğunu bildirmiş. Katılımcılar kendilerini hasta hissettiklerinde arkadaşlarından/akrabalarından temin ettikleri (564 kişinin %22.3’ü), Amerika Birleşik Devletleri’nden reçetesiz satın aldıkları (%19,1) veya yurtdışından reçetesiz satın aldıkları (%17,9) antibiyotikleri kullanacaklarını belirtmişler. Genç yaş, sağlık sigortasının olmaması ve doktor ziyaretlerinin yüksek maliyetli olarak algılanması, herhangi bir kaynaktan reçetesiz antibiyotik kullanımının öngörücüleriymiş. Kullanım amacının diğer belirleyicileri tıbbi randevular için ulaşım eksikliği, tıbbi bakım için dil engeli, Hispanik veya Latin etnik köken ve İspanyolca görüşme yapılması olarak bulunmuş.

Sağlık sigortası olmayan ve bakım için mali bir engel olduğunu bildiren hastaların daha tehlikeli reçetesiz antimikrobiyallere yönelmesinin muhtemel olduğu belirtilmiş. Bu durumun, ABD’nin parçalı ve pahalı sağlık sisteminin bir zararı olduğu, antimikrobiyal direncin artmasına ve hastaların zarar görmesine neden olabileceği belirtilmiş.

Grigoryan L, Paasche-Orlow MK, Alquicira O, et al. Antibiotic use without a prescription: a multisite survey of patient, health system, and encounter characteristics. Clin Infect Dis. 2023; 77 (4): 510-7.

Makale İçin Tıklayınız