Klimik Bülteni - Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Yayın Organıdır
<
17
Ağustos
2021
>

ESKİ SAYILAR

BÜLTEN ÜYELİĞİ

20 Ağustos 2021: Dünya Sivrisinek Günü

20 Ağustos 1897, Sir Ronald Ross (1857-1932)’un sivrisineklerin sıtmayı insandan insana bulaştırdığını gösterdiği tarihtir. Ross, Hintli bir hastanın kanını emdirdikten sonra Anopheles cinsinden dişi sivrisineğin sindirim sisteminde sıtma parazitlerini saptamış ve bu çalışmalarıyla 1902’de Nobel Ödülünü almıştır.
Bilinen en eski infeksiyon hastalıklarından birisi olan sıtmaya günümüzde de yılda 200 milyondan fazla insan yakalanmaktadır. Sıtmanın yanı sıra yine sivrisinekler, dünyanın çeşitli bölgelerinde karşılaşılan zika virusu hastalığı, çikungunya, dang, sarı ateş, Batı Nil ateşi, Rift Vadisi ateşi, Murray Vadisi ensefaliti, Japon ensefaliti, Doğu at ensefaliti, Batı at ensefaliti, La Crosse ensefaliti, St. Louis ensefaliti, Barmah Ormanı virusu infeksiyonu ve Ross Irmağı virusu infeksiyonu gibi pek çok viral hastalığın ve lenfatik filaryaz ve dirofilaryaz gibi bazı paraziter hastalıkların vektörü olarak önemlerini korumaktadır.

Birçoğu birer zoonoz olan bu hastalıkların ortasında Dünya Sivrisinek Günü’nü sağlıklı bir dünya ve sivrisineklerden uzak günler dileyerek anmak isteriz.

Saygılarımızla.

Klimik Derneği Yönetim Kurulu

Favipravir: Ülkemizden Yapılan Yeni Bir Meta-Analiz

Araştırmacılar, orta ve şiddetli COVID-19 hastalarının tedavisinde favipiravirin ölüm ve mekanik ventilasyon gereksinimi üzerindeki etkisi için sistematik bir inceleme ve meta-analiz gerçekleştirmişler. Mevcut literatür PRISMA (Sistematik İncelemeler ve Meta-Analizler için Tercih Edilen Raporlama Öğeleri) yönergelerini kullanarak değerlendirilmiş. 1 Haziran 2021’e kadar, “Favipiravir” anahtar kelimelerini ve COVID-19 ile eşanlamlı terimleri kullanarak PubMed, bioRxiv, medRxiv, ClinicalTrials.gov, Cochrane Central Register of Controlled Trials (CENTRAL) ve Google Scholar’da arama yapılmış. Orta ve şiddetli COVID-19 hastaları arasında standart bakım ile favipiravir tedavisini kıyaslayan çalışmalar dahil edilmiş. Önyargı riski değerlendirmesi, randomize çalışmalar için Revize Cochrane yanlılık (bias) riski aracı (RoB 2) ve randomize olmayan çalışmalar için ROBINS-I değerlendirme aracı kullanılmış.

Sonuç ölçütleri ölüm ve mekanik ventilasyon gereksinimi olarak tanımlanmış. Toplam 2702 çalışma ile belirlenmiş ve 1636 hasta ile 12 klinik çalışma  (9 RKÇ) analiz edilmiş. Randomize çalışmalar arasında bir çalışmada yanlılık riski düşük, altı çalışmada orta düzeyde yanlılık riski ve 2 çalışmada yüksek yanlılık riski saptanmış. Gözlemsel çalışmaların orta derecede yanlılık riski taşıdığı ve randomize olmayan çalışmanın ciddi yanlılık riski taşıdığı bulunmuş. Meta-analiz, favipiravir ile karşılaştırıcı arasında ölüm oranı (OR 1.11, %95 GA 0.64-1.94) ve mekanik ventilasyon gereksinimi (OR 0.50, %95 GA 0.13-1.95) açısından anlamlı bir fark ortaya koymamış. Orta ve şiddetli COVID-19 hastalarında Favipiravir tedavisi ile standart bakım arasında ölüm oranı ve mekanik ventilasyon gereksinimi açısından anlamlı bir fark olmadığı sonucuna ulaşılmış.

Özlüşen B, Kozan Ş, Akcan RE, Kalender M, Yaprak D, Peltek İB, et al. Effectiveness of favipiravir in COVID-19: a live systematic review. Eur J Clin Microbiol Infect Dis. 2021: 1–9.

Makale İçin Tıklayınız

Bültenin Notu: Hiçbir tedavi rehberinde önerilmemekle birlikte favipravir ülkemizde sağlık Bakanlığı tedavi rehberinde halen tüm hastalar için önerilen bir antiviraldir. Bu ve benzeri bilimsel çalışmalar ışığında bu öneri yeniden değerlendirilmelidir. Bu arada bu ilaç konusunda en büyük veriye sahip olan ve bilgiyi bünyesinde tutan Sağlık Bakanlığı’nın bir veri üretememesi ve/veya bu veriyi paylaşmaması son derece büyük bir eksikliktir.

COVID-19 Pnömonisiyle Yatan Hastalarda Tofacitinib Tedavisi

Şu ana kadar Janus kinaz inhibitörü olan Tofacitinib’in COVID-19 pnömonili hastalarda etkinliği ve güvenliği net değildir. Brezilya’nın 15 şehrinde toplamda COVID-19 pnömonisi olan ve yatış yapılan 289 hasta çalışmaya alındı. Katılımcıların yarısına günde iki kez 10 mg tofacitinib, diğer yarısına plasebo verildi. Tedaviye 14 gün ya da taburcu olana kadar devam edildi. Aynı zamanda hastaların %89’u yatış süresince glukokortikoid aldı. 28 günlük süre sonunda tofacitinib grubunda ölüm oranı %2.8 iken diğer grupta %5.5; ciddi yan etki oranı ise tofacitinib grubunda %14.1 iken plasebo grubunda %12 saptandı. Aynı zamanda tofacitinib grubunda solunum yetmezliği gelişmesi daha düşük olarak saptandı.

Guimarães PO, Quirk D, Furtado RH, Maia LN, Saraiva JF, Antunes MO, et al. Tofacitinib in Patients Hospitalized with Covid-19 Pneumonia. N Engl J Med. 2021; 385 (5): 406-415.

Makale İçin Tıklayınız

Aşılı Sağlık Çalışanlarında Aşıya Rağmen Gelişen COVID-19 İnfeksiyonları

BNT162b2 mRNA aşısının şiddetli akut solunum sendromu koronavirus 2’ye (SARS-CoV-2) karşı yüksek etkinliğine rağmen, sağlık çalışanları da dahil olmak üzere infeksiyonlar yine de saptanmaktadır.

Bu çalışmada, İsrail’deki en büyük tıp merkezinde, semptomatik (hafif semptomlar dahil) veya infeksiyona maruz kaldığı bilinen sağlık çalışanlarında epidemiyolojik ve çeşitli tanı testleri kullanılarak yapılan incelemeler değerlendirilmiştir. PCR verilerinin mevcut olduğu tam olarak aşılanmış 1497 sağlık çalışanı arasında 39 SARS-CoV-2 infeksiyonu belgelenmiştir. İnfeksiyon gelişenlerde saptanan nötralize edici antikor titreleri, eşleşen infekte olmamış kontrol grubundakilerden daha düşük bulunmuştur (vaka-kontrol oranı, 0.361; %95 güven aralığı, 0.165 ila 0.787). Daha yüksek nötralize edici antikor titreleri, daha düşük infektivite (daha yüksek Ct değerleri) ile ilişkilendirilmiş. Aşılı olup infekte olan olguların çoğu hafif veya asemptomatikmiş, ancak %19’unda kalıcı semptomlar (>6 hafta) tespit edilmiş. B.1.1.7 (alfa) varyantı, test edilen örneklerin %85’inde bulunmuş. Vakaların %74’ü, infeksiyon sırasında bir noktada yüksek viral yüke (Ct değeri, <30) sahip olmakla birlikte, bu hastalardan sadece 17’sinde (%59) eş zamanlı Ag-RDT’de pozitif sonuç elde edilmiş. Hiçbir sekonder infeksiyon tespit edilmemiş.
Sonuç olarak, tam olarak aşılanmış sağlık çalışanları arasında, SARS-CoV-2 infeksiyonlarının ortaya çıkması, infeksiyon döneminde nötralize edici antikor titreleri ile ilişkilendirilmiş. Kalıcı semptomlar ortaya çıkmasına rağmen, infeksiyon hafif veya asemptomatik olarak bulunmuş.

Bergwerk M, Gonen T, Lustig Y, Amit S, Lipsitch M, Cohen C, et al. Covid-19 breakthrough infections in vaccinated health care workers. N Engl J Med. 28 Temmuz 2021.

Makale İçin Tıklayınız

Sağlık Hizmeti Sunucularında BCG Aşısı ve COVID-19’a Karşı Koruma

Bu çalışmada, BCG veya diğer canlı atenüe aşılarla doğuştan gelen bağışıklığın güçlendirilmesinin de COVID-19 pandemisine karşı mücadelede rol oynayabileceği belirtilmektedir. BCG, büyük olasılıkla doğuştan gelen bağışıklık hücrelerinin epigenetik ve metabolik yeniden programlanmasıyla açıklanan, eğitimli bağışıklık olarak adlandırılan spesifik olmayan yararlı etkileriyle uzun zamandır bilinmektedir. Araştırıcılar bu tartışmaya Los Angeles sağlık kuruluşundan BCG aşılı sağlık hizmeti sağlayıcılarının aşılanmamış bireylere kıyasla daha düşük COVID-19 tanı ve seropozitiflik oranlarına sahip olduğunu göstererek katılmaktadır. COVID-19’da BCG aşısının etkilerini araştırmak için ileriye dönük klinik araştırmalar öngörülmektedir. COVID-19’un ötesinde, bağışıklık sağlayan BCG gibi aşıların, gelecekteki pandemilerde ortaya çıkabilecek patojenlerin etkisini azaltabileceği düşünülmektedir.

Netea MG, van der Meer JW, van Crevel R. BCG vaccination in health care providers and the protection against COVID-19. J Clin Invest. 2021;131 (2): e145545.

Makale İçin Tıklayınız

Meşrutiyet Mah. Rumeli Cad.
İpek Apt. No. 70 D. 7
(Rumeli Eczanesi üstü),
34363 Şişli, İstanbul
Tel. ve Faks: (0212) 219 54 82
E-posta: klimik@klimik.org.tr