16 Mart 2021 Salı günü, 20.00-21.30 saatleri arasında “Pandeminin Birinci Yıldönümü: Alınan Dersler” konulu web konferans yapılacaktır.
PROGRAM
Yöneten: Prof. Dr. Neşe DEMİRTÜRK
Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Tıp Fakültesi
Pandemi Yönetimi
Prof. Dr. Alpay AZAP
Ankara Üniversitesi, Tıp Fakültesi
Tedavi
Prof. Dr. Serap ŞİMŞEK-YAVUZ
İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi
Selam ve Saygılarımızla.
KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu
Bu çalışmada, BNT162b2 mRNA aşısının etkinliğini değerlendirmek için İsrail’in en büyük sağlık kuruluşundan gelen veriler kullanılmış. 20 Aralık 2020’den 1 Şubat 2021’e aşılanan tüm kişiler, demografik ve klinik özelliklere göre 1:1 oranında aşılanmamış kontrol grubundaki kişilerle eşleştirilmiş. Her çalışma grubu 596 618 kişiden oluşmuştur.
İlk dozdan sonraki 14-20. günlerde aşı etkinliği belgelenmiş infeksiyon için %46, semptomatik COVID-19 için %57, hastaneye yatış için %74 ve şiddetli hastalık için %62 saptanmış.
İkinci dozdan en az yedi gün sonra aşı etkinliği belgelenmiş infeksiyon için %92, semptomatik COVID-19 için %94, hastaneye yatış için %87 ve şiddetli hastalık için %92 saptanmış.
İlk dozdan sonraki 14 ila 20. günlerde COVID-19’dan ölümü önlemedeki tahmini etkinlik %72 (%95 CI, 19 ila 100) olmuştur.
Sonuç olarak, bu veriler Faz 3 randomize kontrollü çalışmada elde edilen sonuçlarla benzer ve etkili bulunmuştur.
Dagan N, Barda N, Kepten E, et al. BNT162b2 mRNA Covid-19 vaccine in a nationwide mass vaccination setting. N Engl J Med. 24 Şubat 2021.
Bu çalışma COVID-19 hastalarının klinik fenotiplerinin klinik verilerden türetilip türetilemeyeceğini belirlemeyi, bu fenotiplerin tekrarlanabilirliğini ve prognoz ile korelasyonu değerlendirmeyi ve fenotip ataması için basitleştirilmiş bir olasılık modeli türetmeyi ve doğrulamayı amaçlamakla birlikte, öncelikli olarak mortalite için öngörücü bir araç olarak tasarlanmamış. İspanya’daki 127 hastaneye 2 Şubat-17 Mart 2020 arasında COVID-19 tanısıyla kabul edilen 4035 ardışık yetişkin hastayı içeren retrospektif bir kohort ve 25 Şubat-19 Nisan 2020 tarihleri arasında Madrid’deki bir eğitim hastanesine kabul edilen 2226 ardışık yetişkin hastanın dahil edildiği ikinci bir kohorttan elde edilen veriler kullanılmış. Modeller oluşturulurken birçok veri (klinik, laboratuvar, demografik, görüntüleme) kullanılmış.
Fenotip A olan hastaların daha genç oldukları, erkek olma sıklığının daha az olduğu, hafif viral semptomlara ve normal inflamatuar parametrelere sahip oldukları belirlenmiş. Fenotip B ise obezite, lenfositopeni ve orta derecede yükselmiş inflamatuar parametreleri olan daha fazla hastayı kapsamış. Fenotip C, fenotip B’den daha fazla komorbiditesi ve daha yüksek inflamatuar parametresi olan yaşlı hastaları içermiş. 16 değişken dahil edilerek fenotip ataması için basitleştirilmiş bir olasılık modeli geliştirilmiş. Dahili doğrulama kohortunda ve harici doğrulama kohortunda öngörülen fenotiplerde, atanan fenotiplere benzer ölüm oranları saptanmış.
COVID-19 tanısıyla hastaneye yatırılan hastaların, mortaliteyle ilişkili üç fenotip halinde sınıflandırılabileceği ve çalışmanın sonuçlarının hastaları klinik tedavi için daha iyi sınıflandırmaya yardımcı olabileceği yorumu yapılmış.
Gutiérrez-Gutiérrez B, Del Toro MD, Borobia AM, et al. Identification and validation of clinical phenotypes with prognostic implications in patients admitted to hospital with COVID-19: a multicentre cohort study. Lancet Infect Dis. 2021: S1473-3099(21)00019-0.
Bu çalışma invazif aspergillozda (IA) koinfeksiyonları tanımlamak, koinfeksiyonlarla ilişkili faktörleri belirlemek ve koinfeksiyonun mortalite üzerindeki etkisini değerlendirmek için yapılmış. 1997-2017 arasında tanı konan ardışık, olası veya kanıtlanmış invazif aspergillozun ilk belirtisinden 7 gün önce veya sonra başlayan tüm koinfeksiyonlar belirlenmiş ve ölümle ilişkili faktörler çok değişkenli analizle analiz edilmiş.
Çalışmaya dahil edilen 690 IA hastasına %39.4 oranında koinfeksiyon tanısı konmuş. Bu koinfeksiyonun yeri %48 pulmoner, %24 kan akımı ve %28 diğer/çoklu bölgeler olarak saptanmış. Koinfeksiyon patojen oranları %40 bakteriyel, %21 viral, %21 mantar, %2 paraziter ve %15 birden fazla patojen olarak saptanmış. Düzeltilmiş analizde bir ortak infeksiyonla ilişkili faktörler allojenik hematopoetik kök hücre transplantasyonu, diğer hematolojik maligniteler, diğer altta yatan hastalıklar, lenfopeni, C-reaktif protein> 180 mg/L, ateş, trakeal entübasyon, ≥2 farklı Aspergillus türünün izolasyonu ve göğüs bilgisayarlı tomografisinde nodüler olmayan lezyonların varlığı olarak belirlenmiş.
Sonuç olarak, koinfeksiyonlar 12. haftada daha yüksek ölüm oranıyla ilişkilendirilmiş.
Danion F, Duval C, Séverac F, et al. Factors associated with coinfections in invasive aspergillosis: a retrospective cohort study. Clin Microbiol Infect. 2021: S1198-743X(21)00103-8.
Dirençli bakteriyel patojenlerin prevalansı üzerindeki spesifik antibiyotik sınıflarının kullanımını kısıtlamanın etkisinin değerlendirildiği bu sistematik inceleme ve meta-analizde Embase ve PubMed/OVID MEDLINE’da literatür araştırması yapılmış ve 4 Haziran 2020’ye kadar kısıtlayıcı bir antibiyotik politikasının uygulandığı, direnç ve antibiyotik kullanımının yaygınlığının bildirildiği çalışmalar dahil edilmiş. Meta-analiz antibiyotik-patojen kombinasyonlarına göre sınıflandırılmış ve 15 çalışma dahil edilmiş.
Sonuç olarak, yatan hastalarda karbapenemlerin veya üçüncü kuşak sefalosporinlerin kısıtlanmasının enterik bakteriler, nonfermentatif bakteriler veya Gram-pozitif bakteriler arasında antibiyotik direnci prevalansında azalmaya yol açtığı doğrulanamamış; ancak florokinolon ve piperasilin-tazobaktam kullanımının azaltılmasının nonfermentatif bakterilerde direnci azaltabileceği saptanmış.
Schuts E, Boyd A, Muller A, Mouton J, Prins J. The effect of antibiotic restriction programs on prevalence of antimicrobial resistance: a systematic review and meta-analysis. Open Forum Infect Dis. 2021. 10.1093/ofid/ofab070.
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı’ndan Dr. Uğur Önal ve Dr. Halis Akalın’ın COVID-19 olgularında gereksiz antibiyotik kullanımının risklerini tartıştıkları bu derleme önemli uyarılar içeriyor. Yazarların özet olarak yorumları aşağıdaki gibi:
“COVID-19 hastalarında bakteriyel koinfeksiyon oranı düşük bulunmasına rağmen antibiyotik kullanımı yüksektir. Komplike olmayan COVID-19 hastalarında, hafif-orta şiddette pnömonilerde genellikle ampirik antibiyotik tedavisi tavsiye edilmez. Öte yandan antibiyotik tedavisi ve de-eskelasyon entübe yoğun bakım ünitesi hastaları, sepsis, septik şok ve ARDS kliniğinde önerilir. Şiddetli koronavirus hastalığı olan hastalar klinisyenleri antibiyotik kullanmaya yönlendirebilir. Fakat sepsis, sekonder bakteriyel infeksiyon bulgusu olmayan veya prokalsitonin <0.5 ng /mL saptanan hastalarda “bekle ve gör” en uygun yaklaşım olacaktır. COVID-19 sürecinde antibiyotik yönetimini gerçekleştiremezsek ileride yeni direnç sorunları yaşayacağımızı düşünüyoruz.”
Önal U, Akalın H. Coronavirus disease 2019 and antibiotic stewardship—antibiotic usage in adult patients: is it necessary? when should it be concerned? Balkan Med J. 2021; 38(2).
Akıllı telefonlar hayatımızın vazgeçilmezi olunca tıbbi bilgi için kullanımları da kaçınılmaz oluyor. Pek çok hesaplamanın, pek çok skorun telefon aplikasyonuna ve hatta kılavuzlara akıllı telefonlar aracılığıyla erişmek mümkün. Bugün sizlere bahsetmek istediğimiz uygulama ise bir aşı uygulama aplikasyonu. “CDC Vaccine Schedule” adıyla CDC’nin resmi aşı önerilerini bir aplikasyonda sunan bu uygulamayla hem erişkin hem de çocukluk çağı için aşı önerilerine ulaşmak mümkün.
Aşı uygulama zamanları, dikkat edilmesi gereken noktalar konusunda pratik ve net bilgiler sunan bu aplikasyonda ayrıca başta HIV/AIDS splenektomi ve diğer pek çok özellikli duruma göre kişilere önerilecek aşılara ulaşmak mümkün. Yine aşı önerilerini tanımladığı sekmede daha ileri okuma yapmak isteyenler için de pek çok kaynak listelenmiş durumda.
Uygulamayı kullanmak isterseniz CDC Vaccine Schedule yazarak hem Android hem de iOS telefonlarınıza indirebilirsiniz.
