Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 2018’de dünya genelinde tahmini 6 milyon yeni sifilis infeksiyonu vakası olduğunu belirtmiştir ve sifilis halen önemli bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir. Yüksek gelirli ülkelerde erkeklerle seks yapan erkeklerde (MSM) sifilis sıklığı artmaya devam etmektedir. Avustralya dahil birçok ülkede heteroseksüel popülasyonda sifilis vakaları ve konjenital sifilis sıklığında artış rapor edilmiştir. Bu çalışmada araştırmacılar erken teşhis ve tedavinin önemine değinmişler ve erken sifilis infeksiyonunun tanımlanması için riskli bireylerin taranması gerektiğini belirtmişler.
Sifilis taramasına yönelik geleneksel yöntemlerle (T. Pallidum’a yönelik spesifik ve nonspesifik antikorların serolojik tespiti) çok erken dönemdeki sifilis infeksiyonlarının taranmasında zorluklar yaşanabileceğini belirten araştırmacılar polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) temelli yaklaşımların yüksek risk altındaki asemptomatik kişilerde serokonversiyon gerçekleşmeden önce sifilisin saptanmasında yararlı olabileceğini ifade etmişler. Sifilis temaslılarından alınan anal, vajinal ve oral örneklerde PCR pozitifliğinin, bu bölgelerde henüz lezyon oluşmadan ve serolojik testler pozitifleşmeden, sifilis infeksiyonun erken tespitinde faydalı olabileceğini düşünmüşler.
Araştırmacılar sifilisli bir kişiyle cinsel temasta bulunan erişkinlerde (sifilis temaslıları) mukozal bölgelerde (oral, anal ve vajinal bölgeler) Treponema pallidum PCR pozitifliğini araştırmışlar. Çalışma kapsamında tüm sifilis temaslılarından oral çalkantı sıvısı ve sürüntü örnekleri toplanmış. Lezyon olup olmamasına bakılmaksızın erkeklerle seks yapan erkeklerden anal ve kadınlardan vajinal sürüntü örnekleri alınmış. Test edilen 407 kişiden 42’sine (%10) erken sifilis tanısı konulmuş; bunlardan 19’unun (%45) herhangi bir anatomik bölgeden alınan bir PCR testi ve serolojik testlerinden biri pozitif bulunmuş. Bu 19 vakanın dokuzu asemptomatik seyrederken, 10’u semptomatik hale gelmiş. Katılımcıların 21’inde PCR negatifken tek başına pozitif serolojik testle sifilis tanısı konulmuş (%50, %95 GA %34-66). İki erkek katılımcıda ise serolojik testler negatif, tarama PCR’ı negatif bulunmuş ancak gelişen penil lezyonda PCR pozitif tespit edilerek sifilis tanısı konulmuş.
Çalışmada doğrulanmış erken sfilis tanısı alan 42 hastanın %40’ında bu bölgelerde lezyon olsun veya olmasın mukozal bölgelerin bir veya daha fazlasında (anüs, vajen, oral mukoza) T.pallidum PCR pozitif olarak tespit edilmiş.
Çalışmanın sonucunda mukozal bölgelerde PCR taramasının serolojik testler kullanılarak yapılan taramaya göre ek bir fayda sağlamadığı görülmüş. Bununla birlikte, özellikle sifilise ait lezyon olmadığında infeksiyonun evrelemesinde PCR pozitifliğinin yardımcı olabileceği düşünülmüş.
Aung ET, Fairley CK, Williamson DA, et al. Treponema pallidum detection at asymptomatic oral, anal, and vaginal sites in adults reporting sexual contact with persons with syphilis. Emerg Infect Dis. 2023; 29 (10): 2083-92.