Deri tutulumu, bir septik epizodun başlangıcında (birincil deri ve yumuşak doku infeksiyonları) veya ilerlemesi sırasında (ikincil veya metastatik deri lezyonları) ortaya çıkabilir ve bu durum sepsisli hastaların öngörülebilir bulgusu olabilir. Bu çalışmanın amacı sepsis ile ilişkili deri bulgularının genel prevalansını belirlemek ve olası prognostik değerlerini değerlendirmek olarak belirlenmiş. 2019 yılında üçüncü basamak bir hastanede kabul edilen belgelenmiş kan dolaşımı infeksiyonları olan sespsisli hastaları kapsayan retrospektif, tek merkezli bir çalışma gerçekleştirilmiş.
Çalışmaya 265 hastadaki 320 sepsis atağının örnekleri dahil edilmiş. Deri lezyonları, 69 hastadaki (%25.9) 83 septik atakta belgelenmiş. Deri tutulumu, Staphylococcus aureus (p=0.0001), koagülaz negatif stafilokoklar (p=0.036) ve Pseudomonas aeruginosa’nın (p=0.005) neden olduğu kan dolaşımı infeksiyonlarıyla daha sık ilişkili bulunmuş. Ortalama hastanede kalış (37.58’e karşı 27.82 gün, p=0.023) ve sepsis ile ilişkili mortalite (%18.1’e karşı %11.0, p=0.024) deri lezyonu olan hastalarda, olmayan hastalara göre daha yüksek bulunmuş. Deri tutulumunun (birincil ve/veya ikincil) kan dolaşımı infeksiyonları olan sepsisli hastaların evriminde olumsuz bir gösterge olduğu saptanmış. Sonuç olarak sepsisli hastaların rutin değerlendirmesinde, infeksiyonun kökeninin bilinip bilinmediğinden bağımsız, derinin kapsamlı incelenmesi önerilmiş.
Pulido-Pérez A, Bergón-Sendín M, Suárez-Fernández R, et al. Skin involvement: a harbinger of worse prognosis in patients with sepsis. Infect Dis Clin Pract. 2024. 32 (3): e1351.