Klimik Bülteni - Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Yayın Organıdır
<
30
Eylül
2025
>

ESKİ SAYILAR

BÜLTEN ÜYELİĞİ

Türkiye’de Antimikrobiyal Yönetişimi: Neredeyiz? Ne Yapmalıyız? (200. Web Konferans, 30 Eylül 2025)

2025-2026 Döneminin ilk web konfreansı “Türkiye’de Antimikrobiyal Yönetişimi: Neredeyiz? Ne Yapmalıyız?”, 30 Eylül 2025 Salı günü 20.30-22.00 saatleri arasında yapılacaktır.

PROGRAM
Yöneten: Prof. Dr. Serap ŞİMŞEK-YAVUZ
İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi

Antimikrobiyal Yönetişimi (AMY) Konusunda Türkiye’de Toplumda ve Hastanelerde Şu Ana Kadar Neler Yapıldı, Neler Yapılmalı?
Uzm. Dr. Fatma İŞLİ
TİTCK Akılcı İlaç Kullanımı Dairesi

Bir Türkiye Hastanesinde AMY Deneyimi
Prof. Dr. Ömrüm UZUN
Hacettepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Antimicrobial Stewardship (AMS) in Countries with Limited Resources
Prof. Dr. David JENKINS
National Health Service (England), British Society for Antimicrobial Chemotherapy

Selam ve saygılarımızla.
KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu

KLİMİK Dergisi’nin Yeni Sayısı Yayında

KLİMİK Dergisinin Eylül 2025 sayısı yayımlandı. Derginin bu sayısında “Kronik Hepatit Delta Virus İnfeksiyonunun Yönetimi: Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Viral Hepatit Çalışma Grubu Uzlaşı Raporu – 2025 Güncellemesi” de yer almaktadır. Emeği geçen herkese teşekkür ederiz.

Yeni Sayı İçin Tıklayınız

IDCM’in Yeni Sayısı Yayında

IDCM dergimizin Eylül 2025 sayısı yayımlandı. Emeği geçen herkese teşekkür ederiz.

Yeni Sayı İçin Tıklayınız

KLİMİK Video: Sivrisinekle Bulaşan Hastalıklar Ülkemiz İçin Bir Tehdit midir?

Avrupa’da sivrisinekle bulaşan hastalık epidemiyolojisinde değişim yaşanırken, ülkemizde mevcut durum nedir? Ülkemiz risk altında mıdır? Bu soruları Çukurova Üniversitesi, Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan sayın Doç. Dr. Ferit Kuşçu cevaplıyor.

Video İçin Tıklayınız

Ultra Düşük HBsAg’li Kronik HBV Hastalarında Kısa Süreli Pegile İnterferon Alfa: Retrospektif Çalışma

Bu çalışmada ultra düşük HBsAg düzeylerine (<50 IU/ml) sahip kronik hepatit B (KHB) hastalarında HBsAg klirensini sağlamada kısa süreli pegile interferon alfa (Peg-IFNα) tedavisinin etkinliği değerlendirilmiş. HBsAg düzeyleri <50 IU/ml olan toplam 378 KHB hastası çalışmaya dahil edilmiş. Katılımcıların 206’sı nükleoz(t)id analoğu (NUC) ile tedavi edilen hastalardan, 172’si ise inaktif HBsAg taşıyıcısılarından (IHC) oluşmuş. NUC ile tedavi edilen kohort, ek Peg-IFNα tedavisi alan 83 hasta (NUC ek Peg-IFNα grubu) ve NUC monoterapisine devam eden 123 hasta (NUC grubu) olmak üzere ikiye ayrılmış. IHC kohortu, Peg-IFNα tedavisi alan 86 hasta (Peg-IFNα grubu) ve tedavi görmeyen 86 hasta (tedavi görmeyen grup) olmak üzere ikiye ayrılmış. Birincil sonlanım noktası, 24. haftadaki HBsAg klirens oranı olarak belirlenmiş. Yirmi dördüncü haftada, NUC + Peg-IFNα grubunda ve Peg-IFNα grubunda HBsAg klirens oranları sırasıyla %69.88 ve %55.81 imiş (p=0.059); her ikisi de NUC ve tedavi edilmeyen gruplardaki sıfır klirens oranlarından anlamlı derecede yüksek bulunmuş (p<0.001). Başlangıç HBsAg <10 IU/ml olan hastalar daha yüksek klirens oranlarına ulaşmış [81.82%-73.81% (p=0.144)]. HBsAg düzeylerinde başlangıç seviyesinden 12. Haftaya kadar ≥%95.8’lik bir düşüş olması, 24. haftada HBsAg klirensini öngörmesi açısından değerli bulunmuş (EAA ≥0.9, duyarlılık 0.765, özgüllük 0.961). Kısa süreli Peg-IFNα tedavisi ile, HBsAg düzeyleri çok düşük olup NUC ile tedavi edilen hastalarda ve IHC’lerde 24 hafta içinde yüksek ve karşılaştırılabilir HBsAg temizleme oranlarına ulaşılmış.

Liu H, Gong H, Tan Z, et al. Short-term pegylated interferon alpha in chronic HBV patients with ultra-low HBsAg: a retrospective study. Front Cell Infect Microbiol. 2025; 15: 1582997.

Makale İçin Tıklayınız

Doğu, Orta, Güney ve Batı Afrika’da Uzun Etkili Enjekte Edilebilir Kabotegravir Maruziyet Öncesi Profilaksisi ile Dinamik Seçim HIV Önleme: Maliyet-Etkinlik Modelleme Analizi

Kenya ve Uganda’da yapılan randomize kontrollü çalışmalarda, dinamik seçim HIV önleme (DCP) müdahalesi denenmiş. Bu müdahale, bireylere çeşitli biyomedikal önleme ürünleri arasından seçim yapma ve zaman içinde ürünleri değiştirme imkânı sunuyormuş. Çalışmalarda bu yöntemin, önleme kapsamını önemli ölçüde artırdığı ve uzun etkili kabotegravirin bir seçenek olarak dahil edilmesiyle yeni HIV infeksiyonlarının ortadan kaldırıldığı gözlemlenmiş. Araştırmacılar bu başarılı deneme sonuçlarına dayanarak, müdahalenin potansiyel maliyet-etkinliğini Doğu, Orta, Güney ve Batı Afrika’daki geniş bir bölge için değerlendirmeyi amaçlamışlar. Bu çalışmada, mevcut HIV sentez modelini kullanarak, Doğu, Orta, Güney ve Batı Afrika’daki durumları yansıtan bin farklı senaryo oluşturulmuş. Bu senaryolarda, üç farklı müdahalenin olası sonuçlarını [Engelliliğe Göre Ayarlanmış Yaşam Yılı (DALY) ve maliyetler] 50 yıl boyunca simüle etmişler:
1. DCP’siz durum: Mevcut durumun devam etmesi.
2. Kabotegravirsiz DCP: Oral PrEP (pre-exposure proflaksi), PEP (post-exposure proflaksi) ve kondom içeren müdahale.
3. Kabotegravir içeren DCP: Önceki müdahaleye uzun etkili kabotegravir PrEP’inin eklenmesi.

Bu senaryoları incelerken, maliyet-etkinlik için DALY başına 500 dolarlık bir eşik değeri ve yıllık %3 iskonto oranı kullanmışlar. Ayrıca, kabotegravir içeren DCP’nin yıllık maliyetinin kişi başı 190 dolar olduğunu varsaymışlar. Önlenen net DALY’leri ise, önlenen DALY’lere maliyet farkının maliyet-etkinlik eşiğine bölünmesiyle elde edilen değeri ekleyerek hesaplamışlar. Farklı müdahalelerin hem sağlık sonuçları hem de maliyetler açısından nasıl bir etkiye sahip olduğunu bu şekilde değerlendirmişler. PrEP kullanım oranı, DCP müdahalesi olmadan %14 iken, kabotegravir içermeyen DCP ile %54’e, kabotegravir içeren DCP ile ise %71’e yükselmiş. Bu artışlar HIV insidansında düşüşlere yol açmış. Kabotegravirsiz DCP’nin insidans oranı 0.89 (HIV insidansında %11’lik düşüş), kabotegravir içeren DCP’nin ise 0.64 (HIV insidansında %36’lık düşüş) olarak belirlenmiş. Kabotegravir içeren DCP, engellenen her DALY başına 234 dolarlık artan maliyet-etkinlik oranıyla, DALY başına 500 dolarlık eşik değerinin altında kaldığından maliyet-etkin bir müdahale olarak değerlendirilmiş. Ayrıca, kabotegravir eklenmesinin, kabotegravirsiz DCP’ye kıyasla da maliyet-etkin olduğu bulunmuş. Bu bulgular, uzun etkili kabotegravir dahil olmak üzere yapılandırılmış PrEP ve PEP seçeneklerinin sunulmasının, 10 yıl içinde HIV insidansını üçte bir oranında azaltabileceğini ve öngörülen jenerik üretim maliyetleri gerçekleşirse, Afrika’nın birçok bölgesinde maliyet-etkin bir strateji olabileceğini göstermiş.

Phillips AN, Hickey MD, Shade SB, et al. Dynamic choice HIV prevention with long-acting injectable cabotegravir pre-exposure prophylaxis in east, central, southern, and west Africa: a cost-effectiveness modelling analysis. Lancet HIV. 2025: S2352-3018(25)00169-9.

Makale İçin Tıklayınız

O Polisakkaritleri ve Patojene Özgü Proteinleri Birleştiren Yeni Klebsiella pneumoniae ve Pseudomonas aeruginosa MAPS Aşısı

Klebsiella pneumoniae ve Pseudomonas aeruginosa hem sağlık hizmeti ile ilişkili hem de toplum kökenli infeksiyonların önde gelen etkenleridir. On yıllardır süren çalışmalara rağmen bu patojenlere karşı lisanslı bir aşı bulunamamıştır. Bu çalışmada bakterilerin yüzey O polisakkaritleri (OPS), önemli bir virulans faktörü olarak tanımlanmış ve koruyucu antikorların hedefi olmuş. Araştırmacılar, multiple antigen presenting system (MAPS) platformunu kullanarak çok değerlikli bir Klebsiella/Pseudomonas aşısı geliştirmişler. Bu aşıda, dört Klebsiella ve sekiz Pseudomonas suşuna ait OPS’ler, yüksek molekül ağırlıklı biyotinile Klebsiella oxytoca K19 kapsül polisakkarit omurgasına bağlanmış, ardından da Klebsiella MrkA, Pseudomonas flagellin B D2 subunit ve PcrV’den oluşan patojen-spesifik füzyon proteinleri eklenmiş. Çalışmada, KP ve PA OPS’lerinin ve bu spesifik proteinleri içeren MAPS komplekslerinin tavşan ve farelerde yüksek düzeyde immünojenik olduğu, ayrıca in vitro ve hayvan modellerinde fonksiyonel olarak aktif antikorlar indüklediği gösterilmiş.

Amin MN, Sinclair JE, Curtis B, et al. Novel Klebsiella pneumoniae and Pseudomonas aeruginosa MAPS vaccine combining O polysaccharides and pathogen-specific proteins. mBio. 2025; 16 (8): e0080725.

Makale İçin Tıklayınız

Pneumocystis jirovecii İnfeksiyonu Tanısında Serumda Wako (1,3)-β-D-Glukan ve Ağız Yıkama Suyunda RT-PCR Kombinasyonunun Değerlendirilmesi ve Klinik Etkisi: Retrospektif Kohort Çalışması

Bu çalışmada Ocak 2020 ile Mart 2025 arasında şüpheli Pneumocystis jirovecii pnömonisi (PJP) tanısı konan 49 hasta analiz edilmiş. Hastalardan serum β-D-Glukan (BDG) bakılmış (Wako®, ≥7 pg/mL) ve ağız yıkama suyunda P. jirovecii RT–PCR yapılmış.

Çalışmada semptom süresi ve tedavinin mikrobiyolojik bulgular üzerindeki etkisi ve PJP tanısı için testlerin kombinasyonunun klinik faydası değerlendirilmiş. Kırk dokuz hastadan 12’sinin (%24.5) ağız yıkama testinde P. jirovecii RT–PCR pozitif bulunmuş, bu hastaların tümünün (%85.7) serum BDG sonucu pozitif saptanmış. Pozitif hastalarda medyan BDG değeri 27.1 (IQR: 14.4–100.7) pg/mL olarak belirlenmiş (p<0.05). Pozitif BDG/RT–PCR olan hastaların semptom süreleri, negatif olanlarla karşılaştırıldığında daha uzun bulunmuş (p>0.05). Daha önceki PJP profilaksisi/tedavisi, P. jirovecii RT–PCR sonuçlarını azaltmış (p> 0.05). Testlerin kombinasyonunun, bronkoskopi yapılamayan hastalarda faydalı olabileceği saptanmış (p<0.05). Ayrıca bağışıklığı baskılanmış hastalarda gereksiz PJP tedavilerini azaltabileceği sonucuna varılmıştır. Ağız yıkama suyunda P. jirovecii RT–PCR, PJP tedavisi/profilaksisi almayan hastalarda iyi bir tarama testi olarak gösterilmiş, BDG ise PJP’yi doğrulamak için tamamlayıcı bir tanı aracı olarak düşünülmüş. Bu stratejinin tedavi kararlarını optimize etmeye ve invazif prosedür gereksinimini azaltmaya yardımcı olabileceği düşünülmüş.

Maldonado-Barrueco A, Sanz-González C, Rubio-Mora E, Quiles-Melero I, García-Rodríguez J. Evaluation and clinical ımpact of the combination of Wako® (1,3)-β-D-Glucan in serum and RT-PCR in oral wash for Pneumocystis jirovecii infection diagnosis: a retrospective cohort study. Med Mycol. 2025: myaf085.

Makale İçin Tıklayınız

ESCMID’den Haberler

Dünya AMR Farkındalık Haftası 2025 – Web Semineri Dizisi Karmaşık Sorunlar, Çeşitli Perspektifler ve Entegre Çözümler: WAAW 2025 ile AMR Müdahalesini Yeniden Düşünmek

Antimikrobiyal dirençle mücadeleye farklı boyutlardan bakmak için hazırlanan dört bölümlük web semineri dizisine davetlisiniz. Katılım ücretsizdir.

Bölüm 1: Cephelerin Ötesinde – Çatışma ve Kriz Bölgelerinde AMR ile Mücadele
28 Ekim 2025, 16:00 – 17:30 CET

Bölüm 2: Uzak Bölgelerde Daha Akıllı Reçete Yazımı için Dijital Araçlar ve Yapay Zeka
04 Kasım 2025, 16:00 – 17:30 CET

Bölüm 3: Sorun Sadece Bakteriler Değil, Biziz! Davranış Bilimi ve AMR’nin Kesişim Noktası
11 Kasım 2025, 16:00 – 17:30 CET

Bölüm 4: Aşı Temettüsü – Aşılamanın AMD’ye Karşı Gücü
08 Kasım 2025, 12:00 – 13:30 CET

Seminere Kayıt Olmak İçin Tıklayınız


Destekli Gözlemci Programı Başvuruları Açıldı

Genç bilim insanları için 100’den fazla ESCMID iş birliği merkezinde deneyim kazanma fırsatı! 50 kişiye 2000 avroya kadar destek sağlanacak. Son başvuru: 14 Ekim 2025.

Bağlantı İçin Tıklayınız

Meşrutiyet Mah. Rumeli Cad.
İpek Apt. No. 70 D. 7
(Rumeli Eczanesi üstü),
34363 Şişli, İstanbul
Tel. ve Faks: (0212) 219 54 82
E-posta: klimik@klimik.org.tr