Klimik Bülteni - Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Yayın Organıdır
<
25
Ekim
2022
>

ESKİ SAYILAR

BÜLTEN ÜYELİĞİ

Son Salgınlar: Maymun Çiçeği, Kızamık, Polio: Ne Durumdayız? (25 Ekim 2022, İstanbul)

Derneğimizin 2022-2023 dönemi bilimsel toplantıları kapsamında gerçekleştirilecek olan ilk toplantısı İstanbul’daki “Son Salgınlar: Maymun Çiçeği, Kızamık, Polio: Ne Durumdayız?” toplantısıyla başlıyor. 25 Ekim 2022 Salı günü, 18.00-20.00 saatleri arasında Yapı Kredi Kültür Sanat–Loca, İstiklal Caddesi, No: 161, Galatasaray/Beyoğlu’nda (hibrit) yapılacak olan toplantıya tüm üyelerimizi bekliyoruz. Diğer illerdeki üyelerimiz toplantıya çevrim içi katılabilirler; ayrıntılara duyurudan ulaşabilirsiniz.

Selam ve saygılarımızla.
Klimik Derneği Yönetim Kurulu

Duyuru İçin Tıklayınız

Menenjit (131. Web Konferans, 26 Ekim 2022)

26 Ekim 2022 Çarşamba günü, 20.00-21.30 saatleri arasında “Menenjit” konulu web konferans yapılacaktır.

PROGRAM
Yöneten:
 Prof. Dr. Vildan AVKAN-OĞUZ
Dokuz Eylül Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Ateş, Baş Ağrısıyla Başvuran Hastaya Algoritmik Yaklaşım
Dr. Öğr. Görevlisi Arzu NAZLI
Dokuz Eylül Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Akut Menenjit Tanı ve Tedavisinde Güncel Bilgiler
Dr. Öğr. Üyesi Oya EREN-KUTSOYLU
Dokuz Eylül Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Kronik Menenjitler
Dr. Öğr. Görevlisi Muammer ÇELİK
Dokuz Eylül Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Selam ve saygılarımızla.
Klimik Derneği Yönetim Kurulu

24 Ekim 2022 Dünya Polio Günü

Çocuk felci (poliomyelit) ya da kısa adıyla polio, daha çok 5 yaş altındaki çocukları etkileyen kalıcı felç yapabilen bir hastalıktır. Hasta kişilerin dışkısı ile etrafa yayılan virüs su ve gıdalar aracılığıyla sağlıklı kişilere bulaşır. Hastalanan çocukların bir kısmında kalıcı felçler gelişir ve ömür boyu yaşantılarını etkilerken, felç gelişen çocukların %5-10’u solunum kaslarının felç olması ile hayatını kaybeder.

Poliomyelit yakın zamanlara kadar önemli bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmiştir. 1988 yılında tüm dünyada yaygın olan hastalık nedeniyle 125 ülkede 350 000 çocuk hastalanmışken, bu tarihte başlatılan polio eradikasyon çalışmaları sayesinde 2018’de dünya genelinde sadece 33 olgu bildirilmiştir.

Dünya Sağlık Örgütü bu yıl Avrupa’nın 20 yıldır polio virusundan arınmış olmasını kutlamak üzere etkinlik düzenlemektedir; hedef, tüm dünya ülkelerini poliodan arındırmaktır. Poliomyelit bugün iki ülkede, Afganistan ve Pakistan’da bildirilmektedir. Bu iki ülkede de aşılama çalışmaları büyük zorluklara rağmen sürdürülmekte ve tam eradikasyon hedeflenmektedir. Polio, çiçek hastalığından sonra insanoğlunun dünya üzerinden sileceği ikinci hastalık olmaya çok yakındır. Ancak eradikasyon tamamlanamazsa dünyaya yeniden yayılma tehlikesi bulunmaktadır.

Açıklama İçin Tıklayınız

Türkiye Cumhuriyeti 99 Yaşında!

Türk’ün ateşle imtihanı sonrasında başı dik, güçlü, tam bağımsızlık ülküsüne bağlı olarak kurulan “Türkiye Cumhuriyeti”, bugün 99 yaşında. Kutlu olsun. Bilinçle, gururla, umutla, inançla ve sevgiyle.

KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu
Açıklama İçin Tıklayınız

HIV, Kombinasyon Antiretroviral Tedavi, Kadın ve Erkeklerde Vasküler Hastalıklar

Kombine antiretroviral tedavinin (cART) ortaya çıkmasıyla, insan immün yetmezlik virusu (HIV) (PLWH) ile yaşayan insanların yaşam beklentilerinde belirgin bir artış mevcut olmakla birlikte şu anda önde gelen ölüm nedeni olan kardiyovasküler hastalık (CVD) için daha yüksek risk altındadırlar. HIV, erkekleri kadınlara göre daha fazla etkilese de HIV ile ilişkili KVH belirtileri, erkeklerden daha fazla risk yaşayan kadınlarda cinsiyete göre farklılık göstermektedir. Kapsamlı araştırmalara rağmen, KVH’nin etyopatolojisi, özellikle viral enfeksiyon ve cART’ın ilgili katkısı tam olarak tanımlanmamıştır. Bununla birlikte hem viral infeksiyonun hem de cART’ın, endotelyal hücre aktivasyonu, iltihaplanma ve oksidatif stresi içeren mekanizmalar yoluyla ateroskleroz ile ilişkili CVD’nin öncüsü ve ana nedeni olan endotelyal işlev bozukluğuna katkıda bulunduğu ve nitrik oksit biyoyararlanımının azalmasına yol açtığı bildirilmiştir. Bu nedenle, özellikle kadınlarda KVH morbidite ve mortalitesini azaltmak için cART üzerinde PLWH’de endotel fonksiyonunu korumanın ana hedef olması gerektiği vurgulanmak istenmiştir.

Kovacs L, Kress TC, Belin de Chantemèle EJ. HIV, combination antiretroviral therapy, and vascular diseases in men and women. JACC Basic Transl Sci. 2022; 7 (4): 410-21.

Makale İçin Tıklayınız

İmmün Yetmezlikli Konaklarda CMV Pnömonisinin Tanısı ve Sonucu İçin Plazma ve Bronkoalveoler Lavaj Sıvısı CMV DNA Ölçümü: Prospektif Bir Çalışma

Bu çalışmada 45 yetişkin bağışıklığı baskılanmış hasta araştırılmış. Otuz iki hasta (%71) immünosupresif tedavi almaktaymış. On bir hastada (%24) CMV pnömonisi doğrulanmış. Plazmada ölçülen CMV DNA yükleri ile BAL sıvı örnekleri arasında güçlü bir pozitif korelasyon gözlemlenmiş (r=0.887, p<0.001). CMV DNA yükü ölçümü, kesin tanı için bronkoskopi teşvik edilmeye devam etse de bağışıklığı baskılanmış hastalarda CMV pnömonisi teşhisine potansiyel olarak yardımcı olabileceği vurgulanmış.

Saksirisampant G, Kawamatawong T, Promsombat K, et al. A prospective study of plasma and bronchoalveolar lavage fluid CMV DNA load quantification for the diagnosis and outcome of cmv pneumonitis in ımmunocompromised hosts. J Clin Virol. 2022; 155: 105243.

Makale İçin Tıklayınız

Post-COVID Sendromu; Kardiyovasküler Belirtiler

Bu çalışmada COVID Sonrası Kardiyoloji Kliniğine sevk edilen ardışık 100 yetişkin hastanın tıbbi kayıtlarından geriye dönük bir analiz gerçekleştirilmiş. Klinik, akut COVID-19’u takiben önceki veya yeni kardiyovasküler semptomları olan bireyleri değerlendirip tedavi etmiş. COVID’den sonra medyan süre 99 günmüş. Hastaların çoğu genç (ortalama yaş 46.3) ve kadınmış. Çoğu hastada göğüs ağrısı (%66), çarpıntı (%59), eforla nefes darlığı (%56), senkop öncesi bulgular (%41), yorgunluk (%30), nefes darlığı (%20) ve alt ekstremite ödemi (%14) gibi birden fazla kardiyovasküler semptom varmış. Sistolik ve diyastolik kan basıncı, kalp hızı ve vücut ağırlığı, başlangıca kıyasla hafif ama önemli ölçüde artmış olarak bulunmuş. Semptomlar ile inflamatuar veya kardiyak biyobelirteçler arasında korelasyon yokmuş. Ayrıca önceki çalışmalarda, eşlik eden hastalıklarda cinsiyet hormonunun ve cinsiyete özgü farklılıkların rolünün yanı sıra inflamatuar yanıtın kadınlarda daha yüksek oranda saptanmasından sorumlu olabileceği gösterilmiş olmasına rağmen, bu konuda hala veri eksikliği olduğuna dikkat çekmişler. Göğüs ağrısı, çarpıntı, eforda nefes darlığı ve/veya senkop öncesi semptomları olan hastaların %75.5’inde yüksek kan basıncı, sinüs taşikardisi, artmış LV diyastol sonu hacmi bulgularından biri veya birden çok kombinasyonu saptanmış.

Tanni SE, Tonon CR, Gatto M, Mota GAF, Okoshi MP. Post-COVID-19 syndrome: cardiovascular manifestations. Int J Cardiol. 2022; 369: 80-81.

Makale İçin Tıklayınız

Elektif Ameliyat Olacak Çocuklarda Ameliyat Sonrası Antimikrobiyal Profilaksi Kullanımı ile Cerrahi Alan İnfeksiyonu Arasındaki İlişki

Pediatrik cerrahide ameliyat sonrası antimikrobiyal profilaksi kullanımı, insizyon kapatıldıktan sonra tedavinin kesilmesini öneren konsensüs kılavuzlarına rağmen yaygındır. Cerrahi prosedür uygulanan çocuklarda postoperatif profilaksi kullanımı ile cerrahi alan infeksiyonu (CAİ) arasındaki ilişki tam olarak tanımlanmamıştır. Bu çalışmada elektif cerrahi uygulanan çocuklarda postoperatif cerrahi profilaksi kullanımının CAİ oranları ile korele olup olmadığını değerlendirmek amaçlanmış.

Ulusal Cerrahi Kalite Geliştirme Programı’ndan (ACS NSQIP-Pediatric) alınan 30 günlük ameliyat sonrası CAİ verilerini kullanan, çok merkezli bir kohort çalışmasıymış. Haziran 2019-Haziran 2021 arasında yapılan bu çalışmaya 93 hastanenin verileri dahil edilmiş. Katılımcılar acil olmayan cerrahi prosedürler geçiren çocuklarmış (<18 yaş) ve dışlama kriterleri arasında antibiyotik alerjileri, bozulmuş bağışıklık fonksiyonu ile ilişkili durumlar ve ameliyat sırasında intravenöz antibiyotik gerektiren önceden var olan enfeksiyonlar yer almış.

Toplam 40 611 hastanın verileri incelenmiş (%47.3 kadın; ortanca yaş, 7 yıl). Katılımcıların %41.6’sı postoperatif profilaksi almışlar. Ameliyat sonrası profilaksi kullanımı ile genel olarak CAİ oranları (r = 0.13; P = .20), CAİ tipine ve cerrahi uzmanlık alt gruplarına göre sınıflandırıldığında (insizyonel CAE, r = 0.08; P = .43 ve organ alanı SGK, r = 0.13 arasında korelasyon bulunmamış (p=.23).
Ameliyat sonrası cerrahi antimikrobiyal profilaksi kullanımının CAİ üzerinde herhangi bir etkisi saptanmamış.

Makale İçin Tıklayınız

Bültenin Notu: Son yıllarda birçok kaliteli çalışma uzamış cerrahi profilaksinin yararlı olmadığını hatta pekçok sakıncalar barındırdığını gösterdi. Hastanelerde sık rastlanan bir sorun. Bu sorundan yola çıkarak, antibiyotik yönetimine ilk olarak bu alandan başlamak faydalı olabilir.

Meşrutiyet Mah. Rumeli Cad.
İpek Apt. No. 70 D. 7
(Rumeli Eczanesi üstü),
34363 Şişli, İstanbul
Tel. ve Faks: (0212) 219 54 82
E-posta: klimik@klimik.org.tr