Klimik Bülteni - Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Yayın Organıdır
<
13
Eylül
2022
>

ESKİ SAYILAR

BÜLTEN ÜYELİĞİ

UDAİS 2022 İçin İndirimli Konaklama Bursu

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (KLİMİK) Derneği, Diyabetik Ayak İnfeksiyonları Çalışma Grubu (DAİÇG) tarafından 12-15 Ekim 2022 tarihleri arasında Mirage Park Resort Hotel Kemer, Antalya’da düzenlenecek olan “VII. Ulusal Diyabetik Ayak İnfeksiyonları Simpozyumu”na katılmak isteyen 30 dernek üyemiz için %50 indirimli katılım bursu desteği sağlanacaktır.

Başvuru İçin Tıklayınız

SARS-CoV-2 Varyantlarının Neden Olduğu COVID-19’un Kuluçka Süresi: Sistematik Bir Derleme ve Meta-analiz

Derlemeye toplam 142 çalışma ve 8112 hasta dahil edilmiş. Havuzlanmış inkübasyon periyodu 6.57 gün olarak bulunmuş (%95 GA, 6.26-6.88) ve süre 1.80 ila 18.87 gün arasında değişmiş. Alfa, Beta, Delta ve Omicron varyantlarının neden olduğu COVID-19’un inkübasyon süreleri, Alfa varyantının neden olduğu vakalar için 5.00 gün (%95 GA, 4.94-5.06 gün), Beta varyantı için 4.50 gün (%95 GA, 1.83-7.17 gün), Delta varyantı için 4.41 gün (%95GA, 3.76-5.05 gün) ve Omicron varyantı için 3.42 gün (%95 GA, 2.88-3.96 gün) olarak bulunmuş. Ortalama inkübasyon, yaşlı hastalarda (yani 60 yaşın üzerinde) 7.43 gün (%95 GA, 5.75-9.11 gün), çocuklarda (18 yaş ve altı) 8.82 gün (%95 GA, 8.19-9.45 gün), ağır olmayan hastalığı olanlarda 6.99 gün (%95 GA, 6.07-7.92 gün) ve şiddetli hastalığı olanlarda 6.69 gün (%95 GA, 4.53-8.85 gün) olarak belirlenmiş.

Bu çalışmanın bulguları, SARS-CoV-2’nin COVID-19 pandemisi boyunca sürekli olarak evrimleştiğini ve mutasyona uğradığını, farklı gelişmiş bulaşma ve virülansa sahip varyantlar ürettiğini göstermiş. Farklı varyantların kuluçka süresinin belirlenmesi, izolasyon süresinin belirlenmesinde önemli bir faktördür.

Wu Y, Kang L, Guo Z, Liu J, Liu M, Liang W. Incubation period of COVID-19 caused by unique SARS-CoV-2 strains: a systematic review and meta-analysis. JAMA Netw Open. 2022; 5 (8): e2228008.

Makale İçin Tıklayınız

Orta Doğu Popülasyonunda COVID-19’un Prognozu: Bilinenler ve Bilinmeyenler

Bu derlemede yazarlar Orta Doğu kaynaklı yayınları son derece ayrıntılı olarak inceleyerek dünya verileri ile karşılaştırmışlar. Çoğu verinin Körfez ülkelerinden gelmesi, aşı öncesi dönem verilerinin büyük oranda bulunması, moleküler verilerin olmaması gibi kısıtlılıklara rağmen pandeminin ilk dönemine ait ilginç veriler bulunduran bir çalışma. Bu çalışmada ülkemizden çalışmalar yer almıyor.

Dandachi I, Aljabr W. Prognosis of COVID-19 in the middle eastern population, knowns and unknowns. Front Microbiol. 2022.

Makale İçin Tıklayınız

Staphylococcus aureus’un Hücre İçi Yerleşmesinin Önlenmesi ve Tedavisi İçin Antibiyotik Dışı Stratejiler

Özellikle kronikleşen ve tekrarlayan Staphylococcus aureus infeksiyonlarının tedavisinde yeni bir bakış açısı ve yeni tedavi yaklaşımlarını irdeleyen bir derleme. Yazarlar giriş bölümünde temel sorunu şu şekilde özetlemişler: “S. aureus infeksiyonlarının tamamen tedavi edilmesi genellikle zordur. Bu zorluğun ana nedenlerinden biri, S. aureus‘un dokuyu infekte ettikten sonra hücre içine yerleşebilmesidir. Konvansiyonel antibiyotikler ve bağışıklık hücreleri hücrelere girmekte zorlandığından, bakteriler tekrarlayan infeksiyonlara neden olacak kadar uzun süre hayatta kalabilir. Bu da sağlık bakım ortamlarında ciddi bir yük oluşturur, çünkü tekrarlayan infeksiyonlar tedavi maliyetlerini önemli ölçüde artırır. Bu nedenle, S. Aureus’un hücre içine yerleşmesini önlemek ve tedavi etmek, yeni bir araştırma alanı haline gelimektedir.

S. aureus’un hücre içine yerleşmesi temel olarak üç aşamaya ayrılabilir: 1) S. aureus hücre dışı matrise (ECM) bağlanır; 2) fibronektin (Fn) reseptörleri hücrelere S. aureus girişine aracılık eder; 3) hücre içi  yerleşme ve S. aureus’un  kalıcılığı. Farklı aşamalar farklı tedaviler gerektirir. Birçok çalışma, bakteriyel infeksiyonun farklı evrelerinde farklı tedaviler bildirmiştir. Birinci ve ikinci aşamalarda, en son araştırma sonuçları, hücre duvarı bağlantılı protein aşısının ve bazı mikrobiyal ajanların, S. aureus‘un hücrelere yapışmasını engelleyebileceğini göstermektedir. Üçüncü aşamada, nanopartiküller, fotokimyasal içselleştirme (PCI), hücreye nüfuz eden peptitler (CPP’ler), antimikrobiyal peptitler (AMP’ler) ve bakteriyofaj tedavisi, bakterileri etkili bir şekilde ortadan kaldırabilir. Bu yazıda, çok sayıda çalışma gözden geçirilerek, infeksiyon sürecindeki son gelişmeler ve S. aureus‘un hücre içine yerleşmesinin önlenmesi ve tedavisi özetlenmiştir.”

Li J, Wen Q, Gu F, An L, Yu T. Non-antibiotic strategies for prevention and treatment of internalized Staphylococcus aureus. Front Microbiol. 2022: 3303.

Makale İçin Tıklayınız

Meşrutiyet Mah. Rumeli Cad.
İpek Apt. No. 70 D. 7
(Rumeli Eczanesi üstü),
34363 Şişli, İstanbul
Tel. ve Faks: (0212) 219 54 82
E-posta: klimik@klimik.org.tr