Toplum kökenli pnömoni nedeniyle hastanede yatan hastaların tedavisi için β-laktam antibiyotiklere makrolid antibiyotiklerin eklenmesi, randomize klinik çalışmalardan ziyade gözlemsel çalışmalardan ve meta-analizlerden elde edilen sonuçlara dayanmaktadır. Bu popülasyonda beta-laktam antibiyotik tedavisine makrolid klaritromisinin eklenmesinin erken klinik yanıtı (toplum kökenli pnömoni için yeni düzenleyici son nokta) iyileştirip iyileştiremeyeceğini araştırılmış ve inflamatuar konak yanıtının modülasyonunun bu sonuca olası katkısına bakılmış.
ACCESS çalışması, SOFA skoru 2 veya daha yüksek olan ve prokalsitonin düzeyi 0 olan, toplum kökenli pnömoni nedeniyle hastanede yatan yetişkinlerin katıldığı, faz 3 prospektif, çift kör, randomize kontrollü bir çalışma olarak planlanmış. Hastalar, standart bakım ilacı (üçüncü kuşak sefalosporinin intravenöz uygulanması veya β-laktam artı β-laktamaz inhibitör kombinasyonunun intravenöz uygulanması dahil) artı oral plasebo veya klaritromisin 7 gün boyunca günde iki kez 500 mg oral tedavi alanlardan bilgisayar tarafından oluşturulan blok randomizasyonla rastgele (1:1) belirlenmiş. Birincil bileşik sonlanım noktası, hastaların 72 saat sonra (yani tedavinin 4. günü) aşağıdaki koşulların her ikisini de karşılamasını gerektirmiş: (1) erken klinik yanıtın bir göstergesi olarak solunum semptom şiddet skorunda %50 veya daha fazla azalma ve (2) erken inflamatuar yanıtın bir göstergesi olarak SOFA skorunda en az %30 azalma veya olumlu prokalsitonin kinetiği (başlangıca göre ≥%80 azalma veya prokalsitonin <0.25 ng/mL olarak ölçülmesi) veya her ikisi. Rastgele belirlenen tedaviyi alan katılımcılar birincil analiz popülasyonuna dahil edilmiş. Çalışma 25 Ocak 2021 ile 11 Nisan 2023 tarihleri arasında ve 278 kişi, klaritromisin (n=139) veya plasebo (n=139) ile kombinasyon halinde standart bakım almak üzere rastgele belirlenmiş. Klaritromisin grubundaki 134 hasta (beşi onayını geri çekmiş) ve plasebo grubundaki 133 hasta (altısı onayını geri çekmiş) birincil son nokta analizine dahil edilmiş. Birincil sonlanım noktası klaritromisin grubunda 91 (%68) hastada ve plasebo grubunda 51 (%38) hastada karşılanmış [fark %29.6 (%95 GA 17.7-40.3); olasılık oranı (OR) 3.40 (%95 GA 2.06–5.63); p<0.0001]. Klaritromisin grubunda 58 (%43) hastada ve plasebo grubunda 70 (%53) hastada tedaviyle ortaya çıkan ciddi advers olaylar (TEAE’ler) meydana gelmiş [fark %9.4 (%95 GA –2.6 ila 20.9) veya 1.46 (%95 GA 0.89 ila 2.35); p=0.14]. Ciddi TEAE’lerin hiçbirinin tedavi atamasıyla ilgili olduğu yargısına varılmamış.
Sonuç olarak standart bakıma klaritromisinin eklenmesinin, erken klinik yanıtı artırdığı ve toplum kökenli pnömoninin inflamatuar yükünü azalttığı saptanmış. Fayda mekanizması immün yanıttaki değişikliklerle ilişkiliymiş. Bu bulgular, erken klinik yanıt elde etmek ve inflamatuar yükü erken azaltmak için toplum kökenli pnömoni nedeniyle hastanede yatan hastaların tedavisinde β-laktamlara klaritromisinin eklenmesinin önemini ortaya koymaktadır.
Giamarellos-Bourboulis EJ, Siampanos A, Bolanou A, et al. Clarithromycin for early anti-inflammatory responses in community-acquired pneumonia in Greece (ACCESS): a randomised, double-blind, placebo-controlled trial. Lancet Respir Med. 2024: S2213-2600(23)00412-5.